Türk tarihi her yönüyle zaferlerle doludur. Tarihte hangi sayfayı çevirseniz, hangi güne baksanız mutlaka bir zaferle karşılaşırsınız. Bugün sizlere 1 Eylül 1876'da Sırplarla aramızda yaşanan Aleksinaç Savaşı'ndan söz edeceğim.
Aslında Aleksinaç Savaşı, 1876-1877 yılları arasında gerçekleşen Osmanlı-Sırp Savaşları arasında yaşanan bir savaştı. Adına Birinci Türk-Sırp Savaşı da denen çatışmalar, 1876-1877 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu ile Sırbistan ve Karadağ Prensliği arasında gerçekleşmişti.
Savaş öncesinde Sırbistan ve Karadağ tarafından gayriresmî olarak desteklenen Balkanlardaki Osmanlı kuvvetlerine karşı başta Hersek olmak üzere bir dizi ayaklanma başlatıldı. Bu ayaklamalar bahanesiyle Karadağ ve Sırbistan, 18 Haziran 1876 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etti.
Rusya İmparatorluk Ordusu'nun subay ve askerleri ile destekli ve General Mihail Grigoreviç Çernaiyev komutasındaki Sırp ordusu Temmuz 1876'da Osmanlı mevzilerine saldırdı. Osmanlı Ordusu Temmuz ve Ağustos aylarında savunma pozisyonunda başarıya ulaşıp Sırp taarruz gücünü kırdıktan sonra Ağustos ayında taarruz edebilecek konuma ulaştı. 6 Ağustos'ta Gazi Osman Paşa komutasındaki Osmanlı birlikleri Zayçar'a girdi.
Art arda yenilgilerin ardından Sırp ordusu Aleksinaç'a çekildi. Aleksinaç'ta iki ordu karşı karşıya geldi. Osmanlı Ordusu ateş gücüne ve süngü hücumuna karşı koyamayan Sırp ordusu dağıldı ve zorlukla Djunis'te toplanmaya çalıştı. Ancak Osmanlı ordusuna Belgrad yolu açıldı. Ancak Rus İmparatorluğu ve Avrupalı büyük devletlerin baskısıyla geçici bir ateşkes yapıldı.
Eylül başında Avrupalı büyük devletler her iki tarafa da barış çağrısı yaptı. 1 aylık ateşkes antlaşması imzalandı. Barışa yanaşmayan Sırplara Avrupalı güçler baskı yapmaya başladı. Bu arada Osmanlı İmparatorluğu tarafından önerilen barış şartları Avrupalı devletler tarafından reddedildi. Ekim'de ateşkesi bozan Sırbistan ordusu taarruza geçtiyse de bu sefer de Djunis Muharebesi'nde ağır bir yenilgiye uğradı. Türk Ordusu yeniden taarruza başladı. Bu kez Sırp ordusu direnemeyerek geri çekilmeye başlamıştı. Sonuç olarak, 31 Ekim 1876 tarihinde Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'na 48 saat içinde birliklerini durdurmak ve Sırbistan ile yeni bir ateşkes imzalaması gerektiğini içeren bir ültimatom yayınladı. Rusya kısmi seferberlik ilan ederek Sırbistan'a destek amaçlı 20 Tümenlik bir ordu kurdu. Bu durum sonucunda Osmanlı İmparatorluğu, Rusya'nın ültimatom koşullarını kabul ettiğini açıklamak zorunda kaldı.
Bu savaşın hemen sonrasında Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında 93 Harbi başlayacaktı. Savaş Rus kuvvetlerinin kesin zaferiyle neticelenecekti. Savaş sonunda Ayastefanos ve Berlin Antlaşmaları ile Sırbistan'a bağımsızlık verilecekti. Osmanlı İmparatorluğu cephede Sırplara kaybetmediği savaşa Avrupa ülkeleri ve Rusya'nın zoruyla kaybedecekti.
