Cem Yılmaz imzalı "Do Not Disturb" filmi Netflix'te izleyicilerle buluştu. Film, korona virüs tedbirleri yüzünden işsiz kalan Ayzek’in bir otelde iş bulduktan sonra başına gelenleri konu alıyor.
Yapımcılığını Öner F. Işık’ın üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Cem Yılmaz, Ahsen Eroğlu, Celal Kadri Kınoğlu, Özge Özberk, Bülent Şakrak, Nilperi Şahinkaya, Mustafa Kırantepe, Zafer Algöz, Diren Polatoğlu, Seda Akman, Can Yılmaz ve Selen Şenay yer alıyor.
Filmin ana karakteri Ayzek, Karakomik Filmler’den tanıdığımız saf ve şapşal bir adam. Aşırı iyi niyetli halinden dolayı hayata tutunmakta çeşitli zorluklar yaşıyor. Karakomik Filmler serisinde bir feribotta çalışıyordu. Bu filmde ise biraz daha görmüş geçirmiş, denizciliği arkasında bırakmış, maddi anlamda pek üzerine koyamamış bir adam.
Cem Yılmaz’ın son 10 yıldır -komedi dışında kalan- işlerinde tam bir son dönem tadı vermeye başladı. Yeşilçam’ın iki ustasının da son dönem projelerinde genelin aksine daha ciddi ve biraz daha alışılmışın dışında aynı zamanda kaygısı daha bol filmler gördük. Elbette her filmlerinde çok farklı unsurlar vardı ama ustaların son dönemleri daha bir başkaydı. Cem Yılmaz’ın son çalışmalarında da sanatıyla da tarzıyla da içeriği ve emeğiyle de bambaşka bir hava var. Cem Yılmaz bir yerde kendisini komediyle kodlayanların aksine farklı işler de çıkarabileceğini kanıtlamak adına bu tarz çalışmalar yapmaya çalışıyor.
gibi bir tiyatrocunun da yer aldığı filmde oyuncuların başarılı performansı da dikkat çekiyor. Filmi izlenebilir kılan detaylardan birisi de bu oyuncuların karakterleriyle olan başarılı bütünleşmesi olmuş. Bülent Şakrak son iki cem yılmaz projesinde de çok iyi ama bu filmde ayrı bir iyiydi bence. Özge Özberk yine çok çok iyiydi, Ahsen Eroğlu'nun karaktere uyumu çok iyiydi, hissi de çok iyi yansıtmış. Diğer oyuncular da hikâyenin içinde çok başarılıydı. Bu hikâye Cem Yılmaz’ın yarattığı Ayzek'in "Cahil Kâbusu" serisinin devamı niteliğindedir. İyi olduğunu düşündüklerimiz ile aslında iyi olanların sevilmeme karşısında çaresizliğini son filmde olduğundan daha net bir şekilde hissediyoruz. Cem Yılmaz, bir önceki filmde olduğu gibi izleyiciyi Ayzek'in iyi mi kötü mü olduğunu bilemediği ikilemde bırakan anlar yaratıyor. Kendini bir yerlerde konumlandırmak, kolayca mutlu olabilmek çabası ve diğer insanlar tarafından önemsenmek için uydurulan onca saçmalık. Ayzek'in o çaresizliğini yaratan cehalet, en korkunç aksiyonlarını da yaratıyor.
Tahmin edebileceğiniz gibi film, çıkar çıkmaz sosyal medyada gündem oldu. Birçok kullanıcı, yapıma ilişkin ilk izlenimlerini sosyal medya üzerinden paylaştı. Bazı beğenmeyenler olsa da gelen yorumların çoğu olumluydu. Filmin genel üslubu ve atmosferi Cem Yılmaz’ın filmografisinde başka bir filmle pek de örtüşmüyor. Ama illa ki bir benzetme yapacak olursak, Anayurt Oteli’nin içine azıcık Hokkabaz kaçmış gibi de düşünebiliriz. Filmin atmosferi ise bence başarılı.
Finalde Ayzek’in çat çat kurşun atıp güncel meselelere değinmesi ise biraz filme doğal yollardan eklemlenememiş gibi geldi. Ama bu benim naçizane fikrim, aynı fikir finalde daha iyi işlenebilirdi diye düşünüyorum sadece.
