Serbest piyasada doların hareketliliği azalmaya devam ediyor. Merkez Bankası'nın rezervlerindeki artış ve Türkiye'nin risk primindeki düşüş, dolar kurunun yatay seyretmesine katkı sağlıyor. Likidite sterilizasyon adımlarının da etkisiyle doların seyri durağan kalıyor.
DOLAR BELLİ SEVİYEDE TUTULMALI
Beklentilerin aksine, dolar fiyatları hızla yükselmedi ve belirli bir stabilite sergiledi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, piyasadan döviz alımının olası düşüşleri engellediğini belirtti. Şimşek, "Dolar kuru yıl sonunda 40 TL olur" beklentilerine karşı çıkarak, doların belirli bir seviyede tutulmasının önemine dikkat çekti.
“BU BİR BAŞARI DEĞİL”
Ekonomist Evren Devrim Zelyut, "Doları 32 lirada tutmak bir başarı değil. Asıl başarı doları 17 liraya düşürmektir. Dolar 17 lira olursa enflasyon düşer," diyerek doların Eylül ayında 45 TL’yi aşacağını öngördü.
“KUR DÜŞMEDEN NEYİN ZAFERİ BU?”
YouTube hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye'nin dışa bağımlı bir ekonomiye sahip olduğunu ve bunun bedelini ağır ödediğini belirten Zelyut, "Kur düşmeden neyin zaferidir bu?
Gelen para ihracatı artırdığımız için mi geliyor? Hayır, büyük bir maliyetle bu sıcak parayı getiriyorsunuz. Tefecileri zengin ederek kuru 32 lirada tutmak başarı değildir.
EYLÜL AYINDA İŞLER KARIŞACAK
Sıcak para hızla çıkınca ne olacak? Yerli yatırımcı yine dolara yönelecek. Eylül ayında işler karışacak ve enflasyonda ciddi problemler olacak. Dolar, Euro ve akaryakıt fiyatları 45 TL’yi aşacak.
Kurun 32 lirada kalmasının yükünü vatandaşın üzerine yıkıyorsunuz. Bütçe açığını kapatmak için KDV ve ÖTV'yi artırmaya devam edeceksiniz. Enflasyon yükseldikçe kur da yükselecek," dedi.
