Tokat'tan barış mesajı Dünya Barış Günü'nde yükseldi

Tokat'tan barış mesajı Dünya Barış Günü'nde yükseldi

Tokat Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Yeşil Irmak kenarında bir araya gelerek savaş karşıtı duruşlarını sergiledi.

Haber: Savaş Kalkan

(TOKAT) - Dünya Barış Günü'nü kutlamak amacıyla Tokat Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri, Yeşil Irmak kenarında toplandı. Burada savaş karşıtı duruşlarını bir kez daha ifade ettiler. Eğitim Sen Tokat Şube Başkanı Ercan Özel, 2'nci Dünya Savaşı'ndan günümüze kadar süren savaşların yarattığı yıkımlara ve bu yıkımın en çok yoksul ve emekçi kesimlere zarar verdiğine dikkat çekti.

Katılımcılar, "Orta doğu savaşla değil barışla gelecek Filistin'e özgürlük" ve "Demokrasi ve Barış istiyoruz" yazılı pankartlar taşıdılar. Ayrıca, "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz", "Savaşa hayır barış hemen şimdi", "Katil İsrail Filistin'den defol" sloganlarını coşkuyla haykırdılar.

Ercan Özel, konuşmasına "Çocuğun gördüğü düştür barış... Ananın gördüğü düştür barış... Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış..." dizeleriyle başladı. Barışın temel bir insani ihtiyaç olduğunu vurguladı. Açıklamasında, 1 Eylül 1939'da başlayan ve milyonlarca yaşam kaybına yol açan 2'nci Dünya Savaşı'nın üzerinden tam 86 yıl geçtiğine ancak emperyalist güçlerin savaşları sürdürdüğüne işaret etti. Savaşların hüküm sürdüğü bölgelerde insanlık dışı manzaraların ortaya çıktığını belirtti. Kadınların ve kız çocuklarının köle pazarlarında satıldığını, tecavüz ve işkencelerin yaygınlaştığını ifade etti. Savaştan en çok etkilenen kesimlerin yoksul halklar olduğunu ve bu kişilerin yerlerinden edildiğini, diğer ülkelere sığınmak zorunda kaldıklarını sözlerine ekledi.

Ayrıca, basın açıklamasında savaş suçlarının bile yargıya taşınmadığını, Gazze'deki kıtlık ve toplu ölümlerin göz ardı edildiğini belirtti. Savaşta dahi hedef olmaması gereken hastanelerin bombalanması, sağlık çalışanlarının ve gazetecilerin öldürülmesinin uluslararası kamuoyunda sessizlikle karşılandığını söyledi. Suriye'de Alevi ve Dürzilere karşı işlenen savaş suçlarına da benzer bir sessizliğin hâkim olduğunu vurguladı. Bu durumun, katliamların normalleşmesine yol açtığını ifade etti. Özel, bu kanlı rejimlere ve katliamlara dolaylı ya da dolaysız destek veren tüm güçlerin tarih önünde hesabını vereceğini belirtti.

Ek olarak, Türkiye'de silahlanmaya ayrılan bütçenin her yıl arttığını ve ülkenin "alt emperyal yayılmacı heveslerle sonu belirsiz maceralara" sürdüğünü ifade etti. Ercan Özel, iktidarın meşruiyet krizini baskı ve antidemokratik uygulamalarla kapatmaya çalıştığını, bu politikaların bedelini halkın yüzde 99'unun ödediğini sözlerine ekledi.

Özel, savaşın sadece bir güvenlik meselesi değil, aynı zamanda ekonomik bir sömürü aracı olduğunu vurguladı. Barış ve demokrasi talebinin, emek ve demokrasi güçleri için "ekmek ve su kadar temel bir ihtiyaç" haline geldiğini belirtti.

Açıklama, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) adına yapılan bir çağrıyla noktalandı. KESK'in yalnızca kamu emekçileri için değil, barış ve demokrasinin örgütlü sesi olmanın önemini vurguladığı belirtildi. Ayrıca, II. Dünya Savaşı'nın bıraktığı yıkımın tekrarlanmasına izin vermeyeceklerini ve emek-demokrasi güçleriyle birlikte sürece aktif şekilde katkı sunacaklarını ifade ettiler. Ercan Özel, adalet, eşitlik, özgürlük ve laikliğin kalıcı olduğu bir dünya ve ülke kurulana kadar barış mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini belirterek basın açıklamasını tamamladı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.