Serdar Öktem cinayetinde çarpıcı itiraf: 'Daltonlar çetesi intikam peşinde'

Serdar Öktem cinayetinde çarpıcı itiraf: 'Daltonlar çetesi intikam peşinde'

Serdar Öktem'in öldürülmesiyle ilgili ifadeler, cinayetin arkasındaki isimlerin intikam planlarını gözler önüne seriyor.

(İSTANBUL) - MHP'li avukat Serdar Öktem suikastında ifadelerini veren şüpheliler, suikasti planlayan kişinin kendisini "Daltonlar" adlı suç örgütünün lideri olarak tanıtan Alican Çakır olduğunu öne sürdü. Cinayetin, Daltonlar örgütünün diğer yöneticisi Cakar Koçer'in İspanya'da öldürülmesinin intikamı almak amacıyla gerçekleştirildiği iddia ediliyor.

Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Sinan Ateş'in cinayeti sanıklarından biri olan Serdar Öktem, 6 Ekim'de İstanbul'da aracında uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti.

Serdar Öktem'e yönelik silahlı saldırının gerçekleştiği iddia edilen şüphelilerin, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde verdikleri ifadeler ortaya çıktı.

23 yaşındaki Sidar Öz, etkin pişmanlık kapsamında sabıka kaydından faydalanmak istedi. Öz, ruhsatsız silah bulundurma suçundan 4 yıl hapis cezası aldığını ve 1,5 yıl cezaevinde kaldığını belirtti. Kendisi, Daltonlar örgütünün üyesi olduğunu ve Alican Çakır ile Facetime üzerinden görüşerek talimat aldığını aktardı. Ayrıca, Çakır'ın kendisini, İstanbul'daki firar evlerine götüren iki kişiyi tanıştırdığını söyledi.

Alican Çakır'ın intikam söylemi

Alican Çakır'ın kendisini arayarak "Caner Koçer ve Furkan Yavuz'un intikamını alacağız" dediğini aktaran Sidar Öz, şunları söyledi:

"Beni ailemi öldürmekle tehdit etti. Bu nedenle teklifini kabul ettim. Eylem yapacağımız kişinin adresi ve aracının fotoğrafını Alican Çakır gönderdi. Biz, Alican'ın ilk gün bize hedef kişiyi gördüğümüzde öldürmemizi emretti. Saat 17.00 sularında beni Facetime üzerinden arayarak "adam otobana bağlandı, hemen peşine düşün" dedi. Biz de Semih Aydın'ın kullandığı Cupra marka araçla belirtilen istikamete doğru yola çıktık. Bu esnada ya Muhammet Kaplan ya da Cengizhan Üzümcü bagajdan silahları alıp bize verdi. Barbaros Bulvarı'nda aracı gördük. Bu sırada hâlâ görüşmekte olduğum Alican Çakır, "İnin, inin" diye bağırmaya başladı. Hedef kişi, sağ şeritteki trafik nedeniyle bekliyordu. Biz de sol şeritte durduk. Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü araçtan inerek hedefine ateş etmeye başladılar. Ben sonradan indim ve uzun namlulu silahla iki el ateş ettim fakat korkumdan nereye nişan aldığımı hatırlamıyorum."

Saldırı sonrası gelişmeler

Öz, saldırı sonrası Arnavutköy'e kaçtıklarını, Alican Çakır'ın görüntülü görüşmede "İntikam alındı, intikam alındı, Caner'in intikamı alındı" diye bağırdığını iddia etti. Alican Çakır'ın talimatıyla, silahları ve aracı Arnavutköy'deki ormanlık alana götürdüklerini belirten Öz, Çakır'ın konum gönderdiğini ve yedek kıyafetlerini giyerek oradan ayrıldıklarını aktardı. Yakalanmamak için telefonunu kırdığını ve taksiyle ayrıldıktan 10 dakika sonra jandarma tarafından yakalandıklarını ifade etti. Öz, bu süreçte Alican'ın kendilerine "parça parça 50 bin TL gönderdiğini", ancak eylem için doğrudan para teklif edilmediğini belirtti.

Aydın'ın itirafları

19 yaşındaki Semih Aydın, ifadesinde Alican Çakır ile olay gününden yaklaşık bir hafta önce Facetime üzerinden görüştüğünü, Çakır'ın ona "Beni tanıyor musun? Ben Daltonların başıyım. Senden birkaç şey isteyeceğim. Kardeşlerimizi bir yerde bırakacaksın" dediğini, ancak başlangıçta bunu kabul etmediğini söyledi. Ardından, kardeşinin okulunun fotoğrafının gönderildiği tehdit telegramını aldığını ve bu nedenle teklifi kabul etmek zorunda kaldığını ifade etti. Aydın, olaydan önce hiçbir bilgiye sahip olmadığını, ama evde herkesin yapılacak olaydan haberdar olduğunu belirtti.

Saldırı anı

Saldırı gününde araçta beklediklerini kaydeden Aydın, şüphelilerden "Memo" isimli birinin Serdar Öktem'e ait aracı görünce "Aaa abi o araba, Cengo maskeyi ve silahı ver" dediğini aktardı. Bagajdan çıkan silahlar ve maskeler dağıtıldıktan sonra, "Araçtaki herkes araçtan indi ve üzerlerindeki silahlarla Skoda marka araca ateş açmaya başladılar. Ben ne olduğunu anlayamadım, kaçarak uzaklaşmaya çalıştım. Memo'nun "Dur, dur" demesi üzerine biraz uzaklaştıktan sonra tekrar araca döndüm. Alican Çakır'a ulaştılar ve "Kardeşimiz Caner Koçer'in intikamı alındı abi" dediler. Alican Çakır ve araçtaki şüpheliler çok sevinçliydi."

18 yaşındaki Ejder Parlak ise Alı Gulmalızada isimli kişiyi tanıdığını belirtirken, onun kendisini Alican Çakır olarak tanıttığını ifade etti. Parlak, bir hafta önce Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü ile İstanbul'a geldiklerini, Alican Çakır'ın kendilerine yurt dışında öldürülen Caner Koçer'in intikamı için birinin öldürülmesi talimatını verdiğini aktardı. Olay günü, kendisi ve Cengizhan Üzümcü'de tabanca bulunduğunu, Sidar ve Muhammet'in ise kalas tabir edilen silahlar taşıdığını söyledi. Hep birlikte araçtan inip hedef alınan araca ateş ettiklerini ifade etti. İfadesinde, "Ben bir kez havaya ateş ettim, kaputa nişan alarak tekrar ateş ettim. Hedefi kastetmedim" dedi.

Parlak, eylem sonrası Alican Çakır'ın talimatıyla Arnavutköy'deki ormana gittiklerini, herkesin telefonlarını kırıp kıyafetlerini değiştirdiğini açıkladı. Ormanlık alandan çıkıp yol bulduklarını ifade eden Parlak, taksi ile giderken yakalandıklarını belirtti.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.