Reşit Kibar, Cankurtaran ve Hopa'da unutulmadı

Reşit Kibar, Cankurtaran ve Hopa'da unutulmadı

Reşit Kibar, doğa mücadelesinin simgesi olarak anıldı. Katılımcılar, iktidarın doğa politikalarına sert eleştirilerde bulundu.

Haber : Uğur İSTANBULLU

(ARTVİN)- Cankurtaran'da doğa mücadelesi verirken yaşamını yitiren Reşit Kibar, ölümünün birinci yılında gerçekleştirilen etkinliklerle anıldı. Çifteköprü Köyü Kooperatif üyesi Dursun Ali Koyuncu, anmada bölgelerinin uzun süredir korunmasına dikkat çekerek, "Eğer on yıl önce taş ocağına evet deseydik, bugün Cankurtaran yoktu," sözlerini sarf etti. Hopa Meydanı'nda yapılan basın açıklamasında Kamil Ustabaş ise iktidarın doğa politikalarını eleştirerek, "Enerji ve madencilik adı altında yaşam alanlarımızı talan ediyorlar. Eğer bugün burada ıslanmayı göze almazsak, yarın evlerimize kadar gelecekler. Reşit Kibarlar ve Metin Lokumcular bizden hesap soracak," diyerek tepkisini dile getirdi.

Reşit Kibar, 3 Eylül 2024'te doğa savunması için mücadele ederken hayatını kaybetmişti. Ölüm yıl dönümü anma etkinliği, Kibar'ın savunduğu Cankurtaran bölgesinde gerçekleşti. Tören sonunda, helva dağıtılıp, Reşit Kibar anısına ağaç dikildi ve mezarı başında karanfiller bırakıldı. Anma, Hopa Meydanı'ndaki basın açıklamasıyla tamamlandı.

Çifteköprü Köyü Kooperatif Başkanı Gökhan Genç, anmada yaptığı konuşmada sürecin takipçisi olduklarını belirterek şunları söyledi: "Sevgili dostlar, hoş geldiniz. Bugün burada Reşit Kibar'ı anacağız, ardından fidan dikip kabrini ziyaret edeceğiz. Sonrasında Hopa'da anmamıza devam edeceğiz. Bu trajik olaydan bir yıl geçti. Geldiğimiz nokta, ulaşılabilir bir şey var mı? Hayır. Biz bu durumdan fazlasıyla rahatsızız. Mücadeleye devam ettik."

Ekolojik mücadelenin simgesi

Hopalı kadınlar adına konuşan Canan Atopaloğlu, Reşit Kibar'ın mücadelesinin sembol haline geldiğini vurguladı: "Geçen yıl bir dağ köylüsü olarak tanıdığımız Reşit Kibar, şimdi ekolojik mücadelenin bayrak isimlerinden biri oldu. Bu süreç, Reşit'in mücadelesi ile başladı. Şirketlerin baskılarından korkmadan mücadele edenleri alkışlamamız gerekiyor."

Cankurtaran'ı koruduk, taş ocağına direndik

Dursun Ali Koyuncu da, bölgelerinin yıllardır korunduğunu hatırlatarak şirketlerin baskı ve adaletsizliklerine dikkat çekti: "Bu bölgeyi "turizm" adı altında imara açacaklardı. 15 yıldır bu alanı koruyoruz. 10 yıl önce taş ocağı projesine karşı çıkmasaydık, Cankurtaran bugün yoktu. O gün ortaklık teklifi reddettik. Eğer paraya tapsaydık, taş ocağına izin verirdik. Şirketlerin baskısı altında huzurumuz kalmadı. 10 yıldır mücadele ediyoruz."

Reşit Kibar'ın kardeşi Ali Şükrü Kibar ise duygularını, "Dilde kolay, 365 gün geçti. İnanın, çok zor. Ailem adına burada mücadele eden herkesle ayrı ayrı teşekkür ederim," diyerek dile getirdi.

Yağmaya karşı durmalıyız

Hopa Meydanı'nda yağmura rağmen yapılan basın açıklamasını Kamil Ustabaş gerçekleştirdi. Ustabaş, doğa politikalarına yönelik sert eleştirilerde bulundu: "2024'ün 3 Eylül'ünde Reşit Kibar'ı kaybettik. Bugün bu iktidar, "enerji" ve "madencilik" adı altında yaşam alanlarımıza saldırıyor. Eğer burada ıslanmayı göze almazsak, yarın evlerimize kadar girecekler. Bu ülkede eşitliği, özgürlüğü ve demokrasiyi bulana kadar mücadele edeceğiz. Aksi halde Metin Lokumcular ve Reşit Kibarlar bize hakkını helal etmez."

Ustabaş, Reşit Kibar'ın ölümüyle ilgili dava sürecinin 26 Eylül'de görüleceğini hatırlatarak, "Bu katilleri biliyoruz. 26 Eylül'de tüm Hopa, Artvin ve Karadeniz'i desteğe çağırıyoruz. Hep birlikte Artvin Adliyesi'nde buluşmalıyız," ifadelerini kullandı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.