Sudan Ordu Sözcüsü Nabil Abdullah, paramiliter Hızlı Destek Güçleri'nin (RSF) Port Sudan Havaalanı yakınlarındaki bir askeri hava üssüne ve diğer tesislere insansız hava aracıyla saldırdığını duyurdu. Bu saldırı, RSF'nin doğu liman kenti Port Sudan'a yönelik ilk saldırısı olarak kayıtlara geçti. Abdullah, saldırılarda herhangi bir can kaybı yaşanmadığını belirtti.
Batı medyasındaki haberlere göre, Port Sudan'a yapılan İHA saldırısı, Sudan ordusu ile RSF arasında iki yıldır süren çatışmada önemli bir gelişmeyi işaret ediyor. Yerinden edilmiş çok sayıda insanı barındıran ülkenin doğu bölgeleri, daha önce böyle bir saldırıya maruz kalmamıştı. Sudan ordusu ise Port Sudan'daki hayati tesisler çevresindeki konuşlanmasını güçlendirerek karşılık verdi ve Başkanlık Sarayı ile ordu komutanlığına giden yolları kapattı.
Port Sudan, ülkenin ana havalimanına, ordu karargahına ve bir limana ev sahipliği yapması nedeniyle savaştan etkilenen ülkedeki en güvenli yer olarak görülüyordu. RSF henüz olaya ilişkin bir açıklama yapmadı. Son birkaç aydır Sudan'ın orta ve kuzey kesimlerinde ordu kontrolündeki bölgelerdeki elektrik santrallerini hedef alan RSF'nin saldırıları ağır kayıplara yol açmamıştı. Mart ayında ordu, RSF'yi Hartum'daki son dayanak noktalarından çıkardı ancak RSF, Omdurman'da bazı bölgeleri elinde tutarken, Sudan'ın batısındaki konumunu güçlendirerek ülkeyi bölgelere ayırdı. Ordu ve RSF arasındaki çatışma, etnik şiddet saldırılarını artırdı, Birleşmiş Milletler'in (BM) "dünyanın en kötü insani krizi" olarak adlandırdığı çok sayıda şiddet olayı, kıtlık ve hastalığa yol açtı. Savaş, Nisan 2023'te ordu ve RSF arasındaki güç mücadelesi sırasında, planlanan sivil yönetime geçiş öncesinde patlak verdi. Hartum'un büyük bölümünü harabeye çeviren savaş, 12 milyondan fazla Sudanlıyı evinden etti ve 50 milyonluk nüfusun yaklaşık yarısını akut açlıkla karşı karşıya bıraktı. BM'nin geçen yıl yayınlanan bir araştırmasında, çatışmanın ilk 14 ayında sadece Hartum eyaletinde ölenlerin sayısının 61 bine ulaşabileceği belirtildi.
