Necip Hablemitoğlu suikast davasında yeni gelişmeler

Necip Hablemitoğlu suikast davasında yeni gelişmeler

10 sanığın yargılandığı davada emniyet müzekkeresi talebi reddedildi.

Haber: Esra TOKAT

(ANKARA) - Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'na yönelik suikastla ilgili olarak 10 sanığın yargı süreci devam etti. Mahkeme, savunulan üç kişinin kimliklerinin tespitine yönelik Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazılacak müzekkere talebini reddetti.

Dava, Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürdü. Duruşmaya tutuksuz sanıklar Levent Göktaş, Fikret Emek, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, Aydın Köstem ve Mehmet Narin ile avukatları katıldı. Davanın tek tutuklu sanığı Nuri Gökhan Bozkır ve başka bir davadan hükümlü Enver Altaylı ise cezaevinden SEGBİS ile bağlandı.

Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın ile Levent Göktaş'ın avukatı Ali Soykan, Hablemitoğlu'nu suikasttan hemen önce alışveriş yaptığı bir mağazada takip eden ve suikasttan 4 gün önce Eskişehir'deki ADD konferansında olduğu bildirilen üç kişinin belirlenmesi için savcılığın verdiği takipsizlik kararına itiraz etti.

Cumhuriyet savcısı, suikastın tetikçisi olduğu iddia edilen Tarkan Mumcuoğlu'nun KKTC'de iken eşini aradığına dair istenen telefon kayıtlarına beş yıl boyunca yanıt verilmediğini belirtti ve cevabın beklenmesinden vazgeçilmesini talep etti.

Nuri Gökhan Bozkır, savunmasında, "Ben hiçbir zaman Portakal Çiçeği Sokak'ta bulunmadım. Maktulle zaman ve mekan itibarıyla bir birlikteliğimiz olmamış, HTS kayıtları da bunu gösteriyor. Cinayeti kimin işlediğini bulmaya çalışıyoruz; ama bizim suçsuz olduğumuzu kanıtladık. Dört yıldır tutukluyum, bu artık bir cezalandırma haline dönüştü. Tutukluğum bir cezalandırma yöntemi değil. Beraatimi talep ediyorum," dedi.

Yeniden soruşturma çağrısı

Sanık Levent Göktaş'ın avukatı Ali Soykan, soruşturmanın genişletilmesi gerektiğini belirterek, "Eski Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Muharrem Durmaz'ın, olay sırasında İstihbarat Şubesi'nde çalıştığını ve cinayetle ilgili incelemeleri yürüttüğünü tespit ettik. Bu kişinin ifadesi bile alınmamış. Şengül Hablemitoğlu olay günü evin yakınında birini gördüğünü belirtmiş; bu da araştırılmadı. Olay günü ABD Büyükelçiliği çalışanları, maktulün evinin otoparkından diplomat aracı çıktığını gözlemlediklerini söylüyor. Ama bu durum da yeterince araştırılmamış. Soruşturma makamı bu cinayeti araştırıyor gibi görünse de birçok şeyi örtbas etmiş. Türkiye Cumhuriyeti'nde hiçbir şey kaybolmaz, yalnızca bulunması engellenebilir," ifadesini kullandı.

MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'un dinlenmesi gerektiğini, zira iddianamede cinayetin MİT Müsteşarlığı için işlendiğinin kaydedildiğini vurguladı. Savcının hazırladığı yeni iddianamede cinayet adi bir cinayet olarak değerlendirilirken, şimdi siyasi bir cinayet olarak görülüyor. Bu nedenle ceza vermek mümkün değil. Savunmamızı iddianameye göre hazırladık. Mahkemenin yeni bir iddianame oluşturması gerekiyor. Ayrıca, söz konusu savcının bu mahkemede görevli olmadığını, her duruşma için özel olarak getirildiğini biliyoruz," dedi.

Sanık Mehmet Narin'in avukatı Hülya Elmadağ ise, dosyalarının ayrılması gerektiğini ifade ederek, "Savcılık, Mustafa Levent Göktaş'ın suç örgütüne üye olduğunu söylemiş; ama bu iddia somut olarak kanıtlanmamış. Kovuşturma savcısının ve soruşturma savcısının aynı kişi olamaz. Hablemitoğlu'nun takip edildiği tespit ediliyor ancak kimlikler belirlenmediği için takipsizlik kararı veriliyor. Böyle bir durum kabul edilebilir mi? Neden başka araştırmalar yapılmıyor? Görgü tanıklarına neden sorulmuyor?" diye sordu.

Necip Hablemitoğlu'nu takip edenlerin tespiti şart

Bu dosyada şüpheliden delile geçilmedi. Necip Hablemitoğlu cinayeti davası, bir takipsizlik kararına ya da sulh ceza hakimliği kararına bırakılmamalı. Savcılık bu aşamada kendi iddialarından vazgeçmiş durumda. Savcılık Zihni Çakır'a dosyayı inceledirdikten sonra tanık olarak dinlenilmesini talep etti; ama müvekkilimin eşi tanık olarak dinlenemediği için duruşmaları izlemekte zorlanıyor. Dolayısıyla dosyayı inceleyen kişi nasıl tanık olarak yer alabiliyor? Buna karar vermek oldukça basit. Necip Hablemitoğlu'nu takip eden kişilerin kimliklerinin belirlenmesi için emniyete müzekkere yazılması gerekiyor. Zamanın mahkemeye yüklediği bir sorumluluktır bu," diyerek ekledi.

Nuri Gökhan Bozkır'ın avukatı, müvekkilinin gözaltında işkence gördüğünü ve Ankara Barosu tarafından bunun tespit edildiğini savunarak, Hablemitoğlu'nu takip eden üç kişinin kimliklerinin tespit edilmesi yönündeki taleplerinin reddedildiğini belirtti. Dava süreci 8-12 Aralık tarihleri arasında devam edecek.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.