Haber: Zuhal ÇİLOĞLAN
(İSTANBUL) Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan "Nureddin Yıldız" protestolarıyla ilgili olarak, aralarında T24 muhabiri Can Öztürk'ün de bulunduğu 15 öğrencinin yargılandığı davanın ilk duruşması gerçekleştirildi. Duruşmada savunma yapan gazeteci Can Öztürk, yaşadığı olayları şu şekilde aktardı: "Polis, yaptığım gazetecilik faaliyetim nedeniyle beni açıkça hedef gösterdi ve gözaltına alındım. Boğazım sıkıldı. Boynumda asılı bulunan basın kartım, bir ip ile birlikte çekilerek koparıldı ve kırıldı. Tüm bunların ardından ters kelepçe ile gözaltına alındım. Benim burada sanık olarak yargılanmam değil, diğer gazeteci arkadaşlarımla birlikte davayı takip etmem gerekiyordu. Şu an gazeteciliğim engelleniyor."
"Yaralarım geç iyileşti, sürekli kustum"
23 yaşındaki Merve Mina Pelit, duruşmada yaşadığı sıkıntıları paylaştı. "Okul öncesi öğretmenliğinde üçüncü sınıf onur öğrencisiyim. Kayyumla yönetilen bir okulda bu şekilde olmak çok zor. Ders çalışmanız gerekirken işkenceyle gözaltına alınırsınız. Boğaziçi Üniversitesi'nde iyi bir eğitim alıp ülkesine faydalı olmak isteyen öğrencilerin karşılaştıkları durum bu. Biz sanıklar ve mağdurlar olarak aynı ellerden zarar gördük. O gün, her günde olduğu gibi okuldaydım. Polisin dağılım talebini duymadım. Düşen bir polis de görmedim. Hiçbir polise karşı direnmedim ve zarar vermedim. Umutsuz değilim, ülkemden umutluyum. Benden bunu almak için şiddetten ve Silivri'de tutuklu kalmaktan daha fazlası gerekiyor. Şeker ilacıma ulaşamadım. Yaralarım geç iyileşti, sürekli kustum ve gözlerim bulanıklaştı. Yine de bulunduğum yerle gurur duyuyorum. "6 yaşında bir çocukla evlenilebilir" demek kabul edilemez. Nurettin Yıldız, annesinin buzdolabına sakladığı çikolataya erişemeyen çocukları evlendirmeyi savunuyor." dedi.
Sanık avukatları, video kayıtlarının incelenmesi ve olay günü görevli olan emniyet personeli hakkında mahkemece suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Duruşmadan sonra savcılık, bazı eksikliklerin giderilmesi ve savunması alınmamış bir kişinin dinlenmesini istedi.
Yarım saatlik aranın ardından hakim, duruşmaya katılmayan mağdurlar hakkında zorla getirme kararı çıkardı. Avukatların suç duyurusu taleplerini reddeden hakim, tüm sanıkları duruşmalardan vareste tuttu. Bir sonraki duruşma 12 Ocak 2026'da gerçekleştirilecek.