(ANKARA) - Şerafettin Can Atalay'ın milletvekilliği düşürüldü. Bunun ardından annesi Şükran ve babası Mustafa Atalay, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş ile TBMM'de bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Atalay ailesi, Anayasa Mahkemesi'nin oğullarıyla ilgili kararlarının önemine dikkat çekti. Mustafa Atalay, Can Atalay'ın Meclis kütüğüne kaydının yapılmasının, TBMM'nin kaçırılmaması gereken bir sorumluluğu olduğunu vurguladı ve milletvekillerine görevlerini hatırlattı.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, milletvekilliği düşürülen Can Atalay'ın ailesiyle birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenlerken, oğluna yönelik bir hak ihlalinin yaşandığını belirtti. Baş, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
"Yeni yasama yılının açılışına rağmen devam eden bir hak ihlalini; bir anayasa tanımazlığı, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımamayı, yasaların ayaklar altına alınmasını bir kez daha gündeme getirmek ve bu konudaki sözümüzü bir kez daha söylemek için buradayız. Hatay Milletvekilimiz, sevgili Can Atalay’ın ailesiyle birlikteyiz. Dün yapılan resmi açılış töreninden sonra buradayız. Bu törene esir tutulduğu için katılması engellenen sevgili Can Atalay’ın takip ettiği pek çok hak davasından biri de 29 Kasım 2016’da Adana’da bir öğrenci yurdunda çıkan yangındı. Bu yangında 11 ortaokul öğrencisi kız evladımızı kaybetmiştik.
" Bu ülkenin çocukları, okurken hayatlarını kaybediyor. "
Dün Meclis açılırken büyük işler yaptıklarını, halka ne kadar hizmet ettiklerini anlatıyorlardı. O sırada ajanslara düşen bir haber, Can’ın burada olması gerektiğini bize bir kez daha hatırlattı. Haberi paylaşmak istiyorum: Korkut Ata Üniversitesi Hemşirelik Bölümü son sınıf öğrencisi, 22 yaşındaki Kasım Bulgan, 27 Eylül sabahı yurtta sıcak su olmadığı için soğuk suyla duş almak zorunda kaldı. Ardından fenalaşarak kalp krizi geçirdi ve hayatını kaybetti. İşte dün, "uçak üretiyoruz, SİHA üretiyoruz, çağa atlıyoruz" diyorlardı. Ama öbür tarafta bu ülkenin öz evlatları sıcak su bulamıyor. Bu ülkenin çocukları, okurken hala hayatlarını kaybediyor.
" Can'ın Meclis'teki görevine başlamasını istiyoruz. "
Biz bu iktidardan zaten gençler için güvenli ve aydınlık bir gelecek beklemiyoruz. Ama bari çocuklara sıcak su sağlasaydınız demeyi de bir borç biliyoruz. Ve hepimiz biliyoruz ki Can Atalay, bunca mahkeme kararına rağmen, bunca hukuksuzluğa rağmen hala cezaevinde tutuluyorsa, bunun nedeni şudur: Can burada olsaydı, bu kardeşimizin hesabını sormak, ona yapılan haksızlığı ve hukuksuzluğu gündeme getirmek için bütün bedenini ortaya koyarak mücadele edecekti. Biz, onun adına bu kavgayı sürdüreceğimize söz veriyoruz. Gencecik çocuklarımızın sıcak suya muhtaç olmayacağı bir ülkenin ilk adımı olarak Can’ın Meclis’teki görevine başlamasını istiyoruz."
"Meclis çatısı altında milletvekillerine Anayasa’yı hatırlatıyoruz"
Mustafa Atalay, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının uygulanmasını talep ederken şunları söyledi:
"Bu haksız hukuksuz durumu bir kez daha hatırlatmak için Meclis çatısı altına geldik. Anayasa’yı korumakla birinci derecede görevli Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında Anayasa uygulansın istiyoruz. Af talep etmiyoruz, bağışlama istemiyoruz; Anayasa’ya uyulsun, Anayasa Mahkemesi kararları uygulansın diyoruz. Biz yurttaşlar Meclis çatısı altında milletvekillerine Anayasa’yı hatırlatıyoruz. Ne yazık ki durum budur.
" Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay lehinde üç kararı var. "
Hem de peş peşe verilen üç ayrı karardan söz ediyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay lehinde üç kararı vardır. İlk iki kararı, "görevine derhal başlatılmalıdır" kararıdır. Üçüncü kararı Meclis’in uygulamasına ilişkindir. "Türk hukukunda verilmesi mümkün olmayan bir kararın okutularak milletvekilliğini düşürme kararı yok hükmündedir." demektedir.
" Atalay, Anayasa Mahkemesi kararları gereği halen milletvekilidir. "
Can Atalay Anayasa Mahkemesi kararları gereği Anayasamıza göre halen milletvekilidir. Milletvekilliği başkaca bir işleme gerek olmaksızın sürmektedir. Sadece Meclis Başkanlığı'nca Meclis kütüğüne kaydedilmeyi beklemektedir. Anayasa Mahkemesi’nin üç kez "serbest bırakın ve göreve başlatın" dediği bir durumda, halen Meclis kütüğüne kaydının yapılmaması Anayasa’ya, yasalara, TBMM’nin oluşumuna ve saygınlığına, Hatay halkının iradesine aykırı bir durumdur.
" Can Atalay'ın Meclis kütüğüne kaydının yapılması, Meclis'in ertelemeyeceği bir sorumluluktur. "
Seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın Meclis kütüğüne kaydının yapılması Meclis’in ertelemeyeceği bir sorumluluktur. Meclis çatısı altında bu sorumluluğa dikkat çekiyoruz. Acilen, hemen Meclis Başkanlığı’nın ve her biri sorumlu olan sayın milletvekillerinin gerekli işlemleri başlatacağına inanmak istiyoruz. Seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın Meclis kütüğüne kaydı yapılmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçilmiş milletvekiline sahip çıkmalıdır. Onun haksız, hukuksuz hapiste tutulmasına müdahale etmelidir. Kendi saygınlığını savunmalıdır. Bu Meclis’in ertelemeyeceği bir sorumluluktur. Anayasa’ya, yasalara uyulsun istiyoruz. Talebimiz bu kadar basittir."