CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın "Suikast girişimine de uğradım. Ağır arsenik ve cıva verildi. Zehirlendim" açıklamasına yazılı bir cevap yayımladı. Bakan, Fidan'ın sözlerini "devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu" olarak nitelendirdi. Bakan, açıklamanın zamanlaması ve içeriğindeki imaların dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Bakan, Türkiye Cumhuriyeti gibi stratejik bir kurumun başında yıllarca görev yapmış birinin, yıllar sonra delil veya adli süreç olmadan böyle bir açıklama yapmasının devlet aklıyla bağdaşmadığını belirtti. Bakan, Fidan'ın açıklamasını siyasi ve diplomatik bir hamle olarak yorumladı. Bakan'a göre Fidan, "görevdeyken zehirlenmesine rağmen direnen, tehdit altındayken görevini sürdüren bir lider" imajı yaratmaya çalışıyor. Bakan, bunun geçmişe dönük bir bilgilendirme değil, geleceğe, belki de Cumhurbaşkanlığı gibi daha üst düzey pozisyonlara zemin hazırlama girişimi olduğunu iddia etti.
Bakan ayrıca, Fidan'ın MİT Başkanlığı döneminde Türkiye'nin çok sayıda kanlı terör saldırısına uğradığını hatırlattı. 2013'te Reyhanlı, 2015'te Suruç ve Ankara Gar, 2016'da Sultanahmet, İstiklal, Ankara, Gaziantep, Kayseri ve Reina katliamları ile 15 Temmuz darbe girişimini örnek gösterdi. Bakan, bu olayların Fidan'ın görev süresindeki istihbarat zafiyetlerini ortaya koyduğunu savundu. Bakan, Fidan'ın açıklamasının iç kliklere gözdağı verme, dış kamuoyuna Türkiye’nin ‘kuşatma altında olduğu’ mesajını verme veya kişisel siyasi pozisyonunu pekiştirme amacına dönük bir algı operasyonu izlenimi uyandırdığını ifade etti. Bakan, gerçek bir istihbarat saldırısının nasıl ortaya konulması gerektiğini Aleksandr Litvinenko örneğiyle açıkladı. Bakan, Fidan'ın iddiasında ise tıbbi rapor, soruşturma, fail veya yöntem hakkında bilgi olmadığını, açıklamanın siyasi bir kurguya dayandığını öne sürdü.