(MUĞLA)- Muğla Büyükşehir Belediyesi, iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir bir şehir yaratma adına çalıştayını Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi'nde gerçekleştirdi.
İklim krizi, küresel bir mücadele
Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanı Cihan Dündar, iklim krizinin küresel bir mücadele alanı olduğunu belirtti. Dündar, iklim değişikliğinin sadece çevresel değil, ekonomik ve sağlık sorunlarını da derinleştirdiğine dikkat çekti.
Dündar, Muğla'nın çevre, enerji ve iklim stratejilerini bütüncül bir şekilde planladıklarına vurgu yaparak, ""15 Mayıs Dünya İklim Günü’nde yerel taraflar konferansını düzenledik ve ‘Muğla İklim Deklarasyonu’nu yayımladık. Başkanımız Ahmet Aras bu deklarasyonu Bakü’de düzenlenen COP29’da dünyaya anlattı. Ardından Nice’teki BM Okyanus Konferansı ve Bonn’daki Cesur Şehirler Zirvesi’nde de Muğla’nın çalışmalarını paylaştık. Son olarak Brüksel’de düzenlenen Avrupa İklim Zirvesi’ne katılan tek Türk belediyesi olarak COP30 öncesi vizyonumuzu aktardık"" şeklinde konuştu.
Karbon emisyonlarına dair hedefler
Muğla'nın karbon emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 40 azaltmayı hedeflediklerini hatırlatan Dündar, bu hedefin belediye meclisi kararıyla 2050 yılına kadar uzatıldığını belirtti ve ""2050 yılına kadar Muğla’yı karbon nötr bir kent yapma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca Türkiye’de bir ilk olarak Sanal İklim Merkezi’ni kurduk. Vatandaşlarımız bu platform üzerinden altı aylık sıcaklık ve yağış tahminlerine, hava kalitesi verilerine erişebiliyor"" ifadelerine yer verdi.
Teorik planların ötesine geçmek gerek
İstanbul Enerji A.Ş. Genel Müdürü Dr. Yüksel Yalçın, iklim değişikliği ile mücadelenin sadece bir teori olmaması gerektiğini vurguladı ve ""Emisyon azaltımı konusunda her ilin kendi yerel koşullarına göre plan yapması gerekiyor. Konya’nın, Muğla’nın ya da İstanbul’un iklim eylem planı birbirinden farklı olmalı. Türkiye’nin iklim hedeflerini yerele indirgemek zorundayız. Geleceğin üç büyük kriz alanı su, gıda ve enerji olacak. Suyu karada tutmak hepimizin politikası olmalı"" dedi. Dr. Yalçın, şehirlerin planlamasında tarım alanları ve yerleşim bölgelerinin uzun vadeli iklim senaryolarına uygun hale getirilmesi gerektiğini belirtti ve ""Yerel yönetimlerin merkezi idareyle iş birliği içinde çalışması ve tüm paydaşların SECAP çıktıları hakkında bilgi sahibi olması büyük önem taşıyor"" şeklinde konuştu.
Veriye dayalı adımlar atılmalı
Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, iklim krizi ile ilgili veriye dayalı adımların önemine vurgu yaparak, ""Muğla, sahip olduğu doğal kaynaklar, biyo çeşitliliği ve dört mevsime yayılan yaşam potansiyeliyle Türkiye’nin en kıymetli kentlerinden biri. Ancak bu güzellikleri gelecek kuşaklara aktarabilmemiz, iklim değişikliğiyle mücadelede kararlı ve veriye dayalı adımlar atmamıza bağlı. Enerji verimliliği, temiz ulaşım, su kaynaklarının korunması, döngüsel ekonomi ve tarımsal dönüşüm alanlarında somut politikalar geliştiriyoruz. Hedefimiz, karbon nötr, dirençli ve yaşanabilir bir Muğla’yı hep birlikte inşa etmek. Muğla, iklim mücadelesinde sadece Türkiye’ye değil, dünyaya da ilham verecek bir kent olacak. Amacımız, yalnızca iklim dostu değil, dirençli, sürdürülebilir ve yaşanabilir bir Muğla yaratmak. Muğla, iklim mücadelesinde Türkiye’nin öncü şehirlerinden biri olmayı sürdürecek ve bu alanda dünya kentleriyle aynı dili konuşmaya devam edecek."" ifadelerini kullandı.