(ANKARA) - Güven Sağlık Grubu, meme sağlığına dikkat çekmek için önemli bir söyleşi düzenledi. Prof. Dr. Hüsnü Hakan Mersin, son yıllarda meme kanserinde belirgin bir artış gözlemlendiğini belirtti. 2012'den itibaren gençlerde de sık görülmeye başlandığını ifade eden Mersin, "40 yaşından sonra düzenli kontrollerin ihmal edilmemesi gerekiyor. 50 yaş ve üzerinde ise daha fazla dikkat edilmesi şart," dedi.
Atakule'de gerçekleştirilen etkinliğe Güven Sağlık Grubu Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Cesur, Prof. Dr. Hüsnü Hakan Mersin, operatör doktor Ayça Seyfettin ve meme kanserini yenmiş gazeteci Fulya Soybaş Işık gibi birçok önemli isim katıldı.
Mustafa Cesur, açılışta, "Bu hastalıklara karşı önlemlerimizi almalıyız. Yapmamız gerekenleri detaylı bir şekilde tartışacağız. Ayrıca, yaşanmış hikayelerden ilham alacağız," diye konuştu.
Erken teşhis hayat kurtarıyor
Meme kanserinin erken teşhisinin hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Hüsnü Hakan Mersin, "Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Kadınların yaklaşık 8'de 1'inin bu hastalığa yakalanma riski var. Her yıl dünya genelinde 2,5 milyon meme kanseri vakası tespit ediliyor. Erken teşhisle tedavi şansı çok yüksektir. Bu nedenle, insanları bilinçlendirerek düzenli kontrollerin yapılmasını teşvik ediyoruz," dedi.
Erkekler de risk altında
Mersin, meme kanserinin çoğunlukla kadınlarda görüldüğünü ama erkeklerin de az da olsa risk altında olduğunu belirtti. "Kadınlarda yaş ilerledikçe kanser riski artar. 50 yaş üzerindeki kadınlarda daha sık rastlıyoruz. Fakat genç yaştaki bireylerde de görülebilir. O yüzden özellikle 40 yaşından sonra kontrollerin düzenli yapılması gerekiyor," ifadesini kullandı. Ayrıca, meme kanserlerinin %85'inin genetik geçişle bağlantılı olmadığını ve aile öyküsü olmayan bireylerde de görülebileceğine dikkat çekti.
Risk faktörleri neler?
Meme kanseri risk faktörleri arasında yaş, östrojen etkisi, genetik faktörler ve hormon replasman terapisi gibi unsurlar yer alıyor. Mersin, "Her kadının kontrollerini yaptırması şart. 20-25 yaşından itibaren her kadın kendini muayene etmeli, 40 yaşından sonraki her sene ise mamografi çektirmelidir," dedi.
Mamografi hakkında doğru bilinen yanlışlar
Mersin, mamografinin zararlı olduğuna dair toplumda bazı yanlış algılar bulunduğunu söyledi. "Mamografi, düşük dozda x ışını kullanıyor ve düzenli yapıldığında hiçbir zararı yok. Bunun aksine, erken teşhisle hastalığın tedavi şansı artıyor ve ölüm oranları düşüyor. Bu yüzden yılda bir mamografi çektirmeyi öneriyoruz," dedi.
Yaşam tarzı değişiklikleri şart
Mersin, meme kanserine karşı riskleri azaltmak için düzenli kontrollerin yanı sıra obeziteden kaçınmak, egzersiz yapmak ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemenin önemine vurgu yaptı. Aktif bir yaşam tarzının bu bağlamda fayda sağlayacağını belitti.
Kişisel deneyim paylaşıldı
Gazeteci Fulya Soybaş Işık, kendi kanser öyküsünden bahsederek, "Doktorlar "hasta" dedi. O hasta benim. Deneyimlerimi paylaşıyorum çünkü bilimin ışığında kaybolan insanlar var. 40 yaşından sonra mamografi yaptırmadım ve sonuçlarını yaşadım. Lütfen, yaptırmadıysanız kendinize dönüp bakın," dedi. Şu anda tamamen temizlendiğini ve tedavi sürecinin devam ettiğini belirtti.