Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi, dijital dönüşümün kişilerarası iletişime etkilerini ele alan bir sempozyum düzenledi. Yapay zeka ve sosyal medyanın birey, kimlik ve kültür üzerindeki etkisi, disiplinler arası bir bakış açısıyla incelendi. Lisansüstü öğrencilerine yönelik sempozyumda, sosyal bilimler ve tıp dünyasından uzmanlar bir araya geldi.
Sempozyumun amacı, dijital dönüşümün iletişim pratiklerini nasıl değiştirdiğini analiz etmek ve bu süreçte bireyin kimlik, kültür ve özgürlük alanlarını korumaya yönelik stratejiler geliştirmekti. Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü'nde düzenlenen etkinlikte, kişilerarası iletişim alanında yeni bakış açıları sunulması ve akademik iş birlikleri için zemin hazırlanması hedeflendi. Yüksek lisans öğrencisi Burçin Göğem, iletişimin her şeyin başı olduğunu ve dinamiklerine hakim olmanın önemini vurguladı. Göğem, "İletişimle her şey değişiyor. Bir insana iletişimle dokunabiliyorsunuz. Bir durumun gidişatını iletişimle değiştirebiliyorsunuz." dedi.
Sempozyum Başkanı Prof. Dr. Serhat Ulağlı, içinde bulunduğumuz dönemi bir "simülasyon dönemi" olarak nitelendirdi ve olayların kendisinden ziyade nasıl aktarıldığının ve algılandığının önemli olduğunu belirtti. Ulağlı, "İnsanın kendi kendisiyle iletişimi" konusunu merkeze aldıklarını ve sanattan kültüre, siyaset biliminden spora kadar her alanda insanın kendine bakış açısını ele aldıklarını söyledi. Sempozyuma, sağlık iletişimi kavramını da dahil ettiklerini belirten Ulağlı, insanın bedeniyle ve ruhuyla ilişkisinin gündelik yaşantısına ve toplumsal davranışlarına etkisini araştırdıklarını ifade etti. İki gün süren sempozyuma yüze yakın katılımcı bildiriyle katıldı. Ulağlı, gelecek yıl sempozyumun uluslararası düzeyde düzenlenmesini planladıklarını da sözlerine ekledi. Prof. Dr. Bingür Sönmez, kalbin ruhsal ilişkisini ve aurasını anlattığını, halk ozanlarının "Kalpten kalbe bir yol vardır. Gözle görülmez." sözleriyle bunu yüzyıllar önce ifade ettiklerini belirtti. Prof. Dr. Ahmet Yıldırım Bayazıt ise, kulak, burun, boğaz hastalıklarının psikosomatik etkileşimleri ve deprem algısının denge problemlerine etkisini ele aldıklarını söyledi. Prof. Dr. Nurettin Yiyit de, sağlık hizmetlerinde iletişimin önemini vurgulayarak, hastaların dertleriyle dertlenmenin ve şefkatle yaklaşmanın doğru sağlık hizmeti için önemli olduğunu ifade etti.
