Kayseri Şehir Hastanesi'nde, 4 yaşındaki Yusuf Koşar adlı çocuğun kalbindeki delik, anjiyografik yöntemle başarıyla kapatıldı. Yusuf, büyüme geriliği şikayetiyle ailesi tarafından hastaneye getirilmişti. Annesinde de benzer bir sağlık sorunu olan Yusuf'un yapılan tetkiklerinde kalbinde delik olduğu tespit edildi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Argun ve ekibi, Yusuf'u ameliyata aldı. Yaklaşık yarım saat süren anjiyo işlemiyle kalbindeki delik kapatılan Yusuf, sağlığına kavuşarak taburcu edildi. Prof. Dr. Argun, Yusuf'un kendilerine kalp üfürümü, büyüme geriliği ve annesinin de benzer bir kalp rahatsızlığı geçirmiş olması nedeniyle getirildiğini belirtti.
Prof. Dr. Argun, "Hastamızın kalbinin üst odacıkları arasında bir delik tespit ettik. Annesinde de aynı hastalık olduğu ve anjiyografik yöntemle tedavi edildiği bilgisini aldık. Bu aslında doğuştan gelen bir kalp hastalığı ve annenin belirtileri olmasına rağmen teşhis yeni konulmuş. Bu nedenle çocuğunda da aynı hastalığın olabileceği düşünülerek bize yönlendirildi. Biz de çocuğun kalbindeki deliği anjiyografik olarak kapattık." dedi. İşlemin 30-40 dakika sürdüğünü, anestezi altında gerçekleştirildiğini ve defekte uygun cihazın katater yardımıyla yerleştirildiğini anlatan Prof. Dr. Argun, 6 ay boyunca takip süreci olacağını da sözlerine ekledi.
Prof. Dr. Argun, erken teşhisin önemine dikkat çekerek, "Kalp bu hastalığa uzun süre maruz kaldığında kalp odacıklarında genişleme, kalp yetersizliği ve akciğer tansiyonu gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Ayrıca ritim problemleri de gelişebilir. Erişkin çağa kadar devam eden kalp defektlerinin tedavisi sonrasında bu tür komplikasyonlarla karşılaşabiliyoruz. Ancak çocukluk çağında tespit ve tedavi edildiğinde bu sorunlar yaşanmıyor." dedi. İşlemin tamamen anjiyografik yöntemle, toplardamardan girilerek yapıldığını ve uygun cihazla kapatıldığını anlatan Prof. Dr. Argun, çocuğun 1 gün sonra normal hayatına dönebildiğini söyledi. Doğuştan kalp hastalıklarının toplumda yüzde 1 civarında görüldüğünü belirten Prof. Dr. Argun, bunların yarısının ilk 1 yıl içinde tedavi gerektiren önemli kalp hastalıkları olduğunu ifade etti. Bu hastalıkların bir kısmının cerrahi, bir kısmının kataterle tedavi edildiğini, bir kısmınınsa kendiliğinden küçülebildiğini de sözlerine ekledi.
