(İSTANBUL) Esenyurt'ta öldürülen gazeteci Hakan Tosun'un cinayetinin detayları gündemi meşgul ediyor. Tosun'un dövüldüğü yerin en iyi görüntü kaydı, saldırganların yakınları tarafından alındı. Bu bilgiyi mahalle sakinleri ANKA muhabirine doğruladı. Hataylı avukat Ecevit Alkan da Tosun hakkında bilgiler paylaşarak, Kağıthane Cemevi'ndeki taziyede, "Onunla deprem sonrası tanıştık. O dönem Hatay'daki çevre, ekoloji ve deprem konularına oldukça duyarlıydı. Dikmece'de ağaçların korunması için bir ay boyunca çadırda kaldı. Geçtiğimiz pazar günü Kurtderesi Mahallesi'ndeki mitingde yanımızdaydı. Vefa borcumuzu ödemek üzere burada bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
Gazeteci, belgesel yapımcısı ve aktivist olan Hakan Tosun, cumartesi akşamı Esenyurt'ta saldırıya uğradı. Uzun süre kendisinden haber alınamadı, ardından Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenildi. Yoğun bakıma alınan Tosun, dün akşam hayatını kaybetti. Saldırıya dair belirsizlikler sürerken, ANKA ekibi Esenyurt Mehmet Akif Mahallesi'ndeki olay yerinde yaptığı incelemede, Tosun'un dövüldüğü bölgedeki güvenlik kameralarının saldırgan yakınları tarafından olaydan hemen sonra alındığını onayladı.
Olayla bağlantılı olarak iki kişi tutuklanırken, Tosun ailesi de Kağıthane Cemevi'nde taziye kabul ediyordu. Hakan Tosun'un en son çalıştığı avukat Ecevit Alkan, taziyeye katıldı ve "Hakan çok özel bir insandı" açıklamasında bulundu.
Hakan Tosun'un hatırası için adalet talebi
Alkan, "O yıllar önce depremden sonra tanıştık. Hakan, çevre ve ekoloji konularına duyarlılığıyla biliniyordu. Dikmece'de ağaçların kesilmemesi için çadırda bekleyerek bir ay geçirdi. Geçen pazar günü gerçekleştirdiğimiz mitingde birlikteydik. Şu an burada vefa borcumuzu ödemek için bulunuyoruz. Onun kaybı için çok üzgünüm. Gerçekten çok değerli bir insandı. Fail veya faillerinin bir an önce yakalanıp ceza almalarını talep ediyoruz. Ancak bu, onun anısını yaşatmaya yetmez. Hakan'ın mücadelesinin devam ettirilmesi gerektiğine inanıyorum. Ekolojik mücadelenin oldukça tehlikeli hale geldiğini düşünüyorum. Bu meseleler büyük bir rantın olduğu konular.
Görüntü eksikliği kamu vicdanını sarsıyor
Güvenliğin sağlanamadığı bu tür olaylarda, madenler ve kentsel dönüşüm gibi konularda çalışan insanların tehdit altında olduğunu göz önünde bulundurmak gerek. Hakan'ın başına gelenler, kendisine zarar vermek isteyen kişilerin bir planı olabilir. Umarım öyle değildir. İstanbul gibi bir şehirde güvenlik kameralarının olmaması imkansız. En kısa mesafede bile sayısız kameraya denk geliniyor. Olayın çözülmemesi bir kasıt içeriyor. Ben bu olayın aydınlatılacağına inanıyorum. Umarım endişelerimiz boşa çıkar."