(İZMİR) - İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZBETON A.Ş'de taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk iddialarıyla ilgili açılan davanın ikinci duruşması devam ediyor. Duruşma sırasında, önceki dönem belediye başkanı Tunç Soyer'in avukatı Özkan Yücel, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yöneltilen kamu zararıyla ilgili müzakerenin yanıtının aldıklarını belirtti. Bu yanıt, iddianamede geçen eylemlere dair herhangi bir kamu zararı oluşmadığını ve uygunsuzluk tespit edilmediğini içeriyor.
Dava, Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'nın da dahil olduğu toplamda 65 sanığın yargılandığı bir süreç. Bunlardan 5'inin tutuklu olması dikkat çekiyor.
Duruşmaya, sanıkların yakınlarının yanı sıra; CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, CHP İzmir Milletvekilleri Rıfat Nalbantoğlu ve Yüksel Taşkın, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile ilçe belediye başkanları katılım sağladı.
Duruşma gergin başladı
Duruşma, salonda yeteri kadar yer kalmadığı için bazı sanık yakınları ve basın mensuplarının içeri girmesine izin verilmemesiyle tartışmalı bir başlangıç yaptı. Dışarıda kalan kalabalık, alkışlar ve "Aç" sloganlarıyla tepkilerini ortaya koydu. Mahkeme Başkanı ise "Burası slogan atılacak yer mi" ifade etti.
Tutuklu sanıklar Soyer ve Aslanoğlu, elleri kelepçesiz bir şekilde ve güvenlik eşliğinde saat 09.54'te duruşma salonuna geldiler. İkili salona girdiğinde birbirlerine selam verdiler.
Özmen: "Bir tek Şenol Aslanoğlu'nu akrabam olması nedeniyle tanıyorum"
Duruşma sırasında, önceden savunmaları alınmayan tutuksuz sanıkların ifadeleri alındı. Şenol Aslanoğlu'nun akrabası olan tutuksuz sanık Ömür Özmen ise "Bir tek Şenol Aslanoğlu'nu akrabam olması nedeniyle tanıyorum. Kooperatiflerle ilgili herhangi bir iş ya da işlemimiz olmadı. Benim kısa bir dönem kooperatif üyeliğim vardı. Kuruluşta üye oldum. Belçika'dan buraya git gel zor olacağı için çıktım. Para ödemesi yapmadım. Maksimum 10 gün üyeliğim vardı. Çıktığımda da para alınmadı. İZBETON ile ilgim yok. Herhangi bir iş yapmadım" şeklinde konuştu.
Mahkeme Başkanı'nın "Hüseyin Cengiz'i tanır mısın" sorusuna "Başkan olması sebebiyle bilirim" biçiminde yanıt verildi.
Bakan: "SGK girişlerini işveren olarak İZBETON ile yaptık"
Tutuksuz sanıklardan Şahabettin Bakan, yaptığı savunmada "SS İş Adamları Konut Yapı Kooperatifi ile Örnekköy'de bir süre çalışmamız oldu. Biz kalıp ve demir imalatı yaptık. Sonra işi bıraktık, zarar ettik. Zarar sebebim yanlış fiyatlandırma. Artış talep ettik. Artış yapmayacaklardı. Biz de ayrıldık. SGK girişlerini işveren olarak İZBETON ile yaptık. Ama asıl sözleşmemizi Ege Safira ile yaptık. Zarar ettiğimizi İZBETON Genel Müdürü Savaş Bey'e söyledik. İlgileneceğini söyledi ama bir şey yapmadı. Bu nedenle işi sonlandırdık" dedi.
Karcı: "Taraflar tüm davalardan da feragat edecekleri konusunda anlaşmışlardır"
Eski İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve o dönemdeki İZBETON Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı tutuklu sanık Barış Karcı ise şu açıklamayı yaptı:
"Geçen duruşmadan bu yana birkaç değişiklik oldu. İddianame, protokollerin feshedilmesini, zarar oluşmasını ve belediyenin ödeyemeceği bir meblağ olduğuıa söylenmişti. Örnekköy 3. Etap'ta işin devamı konusunda bir protokol imzalandı. Belediye zaten inşaatlara başlamıştı ve devam ediyordu. Belediye ve İZBETON arasındaki protokol devam ediyor. Hiçbir zaman feshedilmedi. Orada 41,9 milyon zarardan bahsedilmektedir. İZBETON tarafından verilen teminat mektubu hala belediyenin elindedir ve kullanılmamıştır. Protokol feshedilmediği için herhangi bir cezai işlem uygulanmamıştır. Taraflar tadil protokolünde, birbirlerine açmış oldukları tüm davalardan feragat edecekleri konusunda anlaşmışlardır. Örnekköy 3. Etaptaki protokolün diğer kooperatiflerle yapılacağı duyuruldu. İZBETON ve kooperatifler arasındaki sözleşmeler güncellenmiştir. En son Büyükşehir Belediyesi tarafından zarar oluşup oluşmadığına dair müzekkereye gelen cevapta herhangi bir zarar olmadığı belirtilmiştir."
Belediyeden gelen yazı mahkemeye sunuldu
Duruşmada, avukat Özkan Yücel, mahkeme heyetine İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden gelen "kamu zararı" yazısını sundu. Belediyenin verdiği yanıtta, iddianamede belirtilen eylemlerle ilgili herhangi bir kamu zararı olmadığı, incelemelerde usulsüzlük tespit edilmediği vurgulandı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi 1. Hukuk Müşavirliği tarafından 13 Ekim'de mahkemeye gönderilen yazıda, ilgili yazının belediyeye 11 Ekim tarihine ulaştığı belirtildi ve konunun Mali Hizmetler, Kentsel Dönüşüm ve Teftiş Kurulu tarafından incelendiği ifade edildi.
Mali Hizmetler Dairesi'nin görüşünde, "hiçbir kamu zararı kaydı bulunmamıştır" ifadesi yer aldı.
Soyer ve Kaya, savunmalarını Cumhuriyet Savcısı'nın mütalaasından sonra yapacaklarını belirttiler. Aslanoğlu ise kamu zararı ile ilgili olarak "Kamu zararı olmadığı belediyenin gönderdiği yazıyla ortaya çıkmıştır" ifadesinde bulundu ve savunmasını mütalaanın açıklanmasının ardından yapacağını iletti.
