Genel Sağlık İş Sendikası, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde Sağlık Bakanlığı önünde bir basın açıklaması düzenledi. Sendika üyeleri, "Sadaka değil hakkımızı istiyoruz", "Hemşireliğin meslek onurunu öldürdünüz" ve "Sağlıkta dönüşüm programına son verilsin" yazılı dövizler taşıdı. Ayrıca, "İnsanca yaşamak istiyoruz", "Sağlıkta şiddet sona ersin" ve "Sağlıkta ticaret ölüm demektir" sloganları attılar.
12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü'nde yapılan açıklamada, Türkiye ile Finlandiya'daki sağlık hizmetleri karşılaştırıldı. Genel Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Derya Uğur, Finlandiya’da bin 934, Almanya’da bin 233 hemşire düşerken Türkiye’de 356 hemşire düştüğünü belirtti. Uğur, bu durumun Türkiye'deki hemşirelerin iş yükünün çok fazla olduğunu gösterdiğini vurguladı. Ayrıca, hemşirelerin insan onuruna yakışmayan çalışma koşullarında, yoğun iş temposuna ve fedakarlıklarına rağmen düşük ücretlerle çalıştıklarını ve liyakatsiz yöneticilerin baskısına maruz kaldıklarını ifade etti.
Uğur, toplu sözleşme masasında yıllardır bir orta oyun sergilendiğini, TÜİK'in gerçekdışı enflasyon raporları açıkladığını ve sarı sendikaların emekçinin hakkını sattığını iddia etti. Bu sene toplu sözleşme masasına Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'nun oturacağını ve tiyatro oynanmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Uğur, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yapılan tüm ödemelerin en düşüğünün yoksulluk sınırı üzerinde olmasını, enflasyon farkının tüm ücretlere aylık yansıtılmasını, gelir vergisi diliminin yüzde 15'te sabitlenmesini, sözleşmeli modellere son verilerek kadrolu ve güvenceli çalışma modelinin esas alınmasını talep etti. Ayrıca, fiili hizmet süresi zammının yıl başına 90 gün olarak tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını kapsayacak şekilde düzenlenmesini, sağlıkta şiddet yasasının ivedilikle hayata geçirilmesini, 5510 mağduriyetine son verilmesini ve tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının giyim yardımından faydalanmasını istedi. Uğur'un ardından konuşan Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım ise, sağlık sisteminin sorunlarını çözebilmek için sağlık çalışanlarına hizmetlerinin karşılığının verilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, 10 yıldır tazminatını alamadığı gerekçesiyle geldiği Çalık Holding binasında darbedilerek öldürülen Erol Eğrek'le ilgili de konuşan Yıldırım, mahkeme sürecini Birleşik Kamu-İş olarak takip edeceklerini ifade etti.