Haber: Mehmet OFLAZ
(ANKARA) - Gaziantep'te 6 Şubat depremlerinde yıkılan Emre Apartmanı, 49 cana mal oldu. Davada bir müşteki, altı evladını kaybettiğini belirterek, "Beni ancak evladını kaybedenler anlar, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum" dedi. Cumhuriyeit savcısı ise dördü sanığın bilinçli taksir suçundan cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme, tutuklu sanık mimar Erol Özuslu'nun tahliyesine karar verdi.
6 Şubat'ta Gaziantep'in Şehitkamil ilçesindeki Batıkent Mahallesi'nde bulunan Emre Apartmanı'nın çökmesi sonucu 49 kişi hayatını kaybetti ve 17 kişi yaralandı.
Sanıklar hakkında dava açıldı
Bu yapının yıkılmasına neden olan müteahhitler Ali Emre ve Ahmet Yıldız ile mühendis Nazmi Tosun ve mimar Erol Özuslu hakkında hukuki işlem başlatıldı. Gaziantep 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 24 Ekim'de yapılan duruşmaya, depremde yakınlarını kaybedenler ve sanık avukatları katıldılar.
Duruşmada müşteki Aysel Karakuşoğlu, yaşadığı acıları dile getirerek, "Bu acıyı ancak yaşayanlar anlar" dedi.
Müşteki avukatları, sanıkların tutukluluk durumlarının devamını istedi.
Müteahhit suçladı
Tutuklu sanık müteahhit Ahmet Yıldız, savunmasında, dava konusu binanın zemin katının inşasında sorumlu tutulduğunu belirterek, "Ruhsat benim adıma değil, arsa sahibi ve hissedarları adına alındı" dedi. Yıldız ayrıca, Ali Emre'nin çelişkilerle dolu beyanlarda bulunduğunu savundu ve yaklaşık üç yıldır tutuklu olduğunu, sağlık sorunları nedeniyle tahliyesini talep etti.
Tutuklu mühendis Nazmi Tosun, önceki savunmasını yineleyerek raporların hatalı olduğunu, yeni bilirkişi raporu talep etti. Mimar Erol Özuslu ise kendisine yöneltilen kusur tespitlerini hatalı bulduğunu ifade etti.
Dava salonundan çıkarıldı
Tutuklu müteahhit Ali Emre, binanın yıkımında sorumluluğun kendisine yüklenmeye çalışıldığını savundu. Ancak, mahkeme başkanının uyarısına karşı daha önce reddi hakim talebini yinelemesi üzerine, görevli tarafından duruşma salonundan çıkarıldı.
Sanık avukatları müvekkillerinin tahliyesini istedi. Mahkeme, sanıkların yeni rapor taleplerini, yargılamada mevcut aşama ve dosyada birçok heyetten alınmış raporların bulunması nedeniyle reddetti.
Cumhuriyet Savcısı ceza talep etti
Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı, Ahmet Yıldız ve Ali Emre ile mühendis Nazmi Tosun hakkında binanın kaçak olarak ve eksik malzeme ile inşa edildiğini belirtti. Yapı, 13 katlı ve 20 daireden oluşuyordu. Savcı, sanıkların mesleki bilgi sahibi oldukları için riskleri öngörmelerinin mümkün olduğunu vurguladı.
Mimar Erol Özuslu'nun sorumlulukları ile ilgili ise inşa sürecindeki katkısının net olarak tespit edilemediği, ancak yapı kullanım izin belgesine imza attığı belirtildi. Sorumluluğun diğer sanıklardan daha fazla olduğu kaydedildi.
Mahkeme, tutuklu sanıkların kaçma şüphesi bulunması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamını istedi.
Yakınlarını kaybeden Aysel Karakuşoğlu da söz alarak, "Adaletin tecelli etmesini istiyorum" dedi.
Sanıklar, savcının mütalaasına katılmadıklarını ve esas hakkındaki savunmalarını hazırlamak için süre talep ettiler.
Ali Emre'nin avukatı itiraz etti
Sanık Ali Emre'nin avukatı Hasan Dündar, mütalaayı hukuksuz bulduklarını savundu ve müvekkilinin duruşmadan çıkarılmasının ardından alınan mütalaanın geçersiz olduğunu belirtti. Dündar, bütün deliller tartışıldıktan sonra müvekkiline söz hakkı verilmesi gerektiğini vurguladı.
Mahkeme başkanının Dündar'a belirttiği soruya avukat, katibe müdahale ederek cevap vermesi üzerine, başkan uyarıda bulundu. Dündar ise, "Niye işinize gelmiyor?" demesi üzerine duruşma salonundan çıkarıldı.
Biri tahliye edildi
Mahkeme, sanıkların savunmalarını hazırlamaları için süre verdi. Erol Özuslu'nun durumu gözetilerek tahliyesine karar verildi. Ancak, kendisine yurtdışına çıkış yasağı ve karakola imza verme şartı getirildi. Tutuklu sanıklar Nazmi Tosun, Ali Emre ve Ahmet Yıldız'ın tutukluluk halleri ise devam etti. Dava, 3 Aralık 2025'e ertelendi.