(ANKARA) - TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), ABD ile yapılan enerji anlaşmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Yapılan değerlendirmede dikkat çekici ifadeler yer aldı.
EMO Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretinde imzalanan enerji anlaşmalarını gündeme getirdi. Açıklamada, nükleer ve doğalgaz alanında ABD ile çeşitli mutabakatlarının imzalandığı, ayrıca BOTAŞ'ın ABD'li şirketlerle uzun vadeli LNG tedarik anlaşmaları yaptığı belirtildi. Özellikle, Akkuyu örneğinde olduğu gibi, kamu kaynaklarının bu kez ABD'ye aktarılmasının hedeflendiği vurgulandı.
Ayrıca, doğalgaz ve nükleer santrallar için verilen alım garantilerinin, yerli ve yenilenebilir enerji yatırımlarını engellediği ifade edildi. Türkiye'nin enerji politikası, dışa bağımlılığı azaltmak yerine, uluslararası enerji tekelleri arasında denge kurmaya yönelik bir hale geldi. Bu durum, Türkiye'nin bir enerji merkezi haline dönüştürülmeye çalışıldığını gösteriyor.
Uluslararası etkiler göz önünde
Türkiye'nin New York'ta gerçekleştirilen 17. Türkiye Yatırım Konferansı'nda, enerji yuvarlak masa toplantısına katıldığına dikkat çekildi. Burada ABD'nin önde gelen enerji ve finans şirketlerinin temsilcileriyle görüşmeler yapıldığı aktarıldı.
Akkuyu'da Rusya'ya kurdurulan nükleer santralin bir benzerinin bu kez ABD'ye inşa ettirilmek istendiği ifade edildi.
Atıl üretim kapasitesi sorunu
Açıklamada, doğalgaz ve nükleer santrallara verilen alım garantileri nedeniyle Türkiye'de atıl bir üretim kapasitesinin bulunduğu kaydedildi.
Uluslararası enerji politikaları çerçevesinde, Türkiye'ye biçilen yeni rolün, bağımlılık ve kontrol altında tutulmaya çalışıldığı ifade edildi.
Uzun vadeli anlaşmaların riski
Dünya Bankası ve enerji tekelleriyle yapılan görüşmelerin, enerji bağımsızlığı imkanlarını riske attığına dikkat çekildi ve bu durumun kabul edilemez olduğu vurgulandı.
