Eğitim-İş'ten üniversiteler raporu: 56 üniversiteye anayasaya aykırı rektör atanması eleştirildi

Eğitim-İş'ten üniversiteler raporu: 56 üniversiteye anayasaya aykırı rektör atanması eleştirildi

Eğitim-İş, 56 üniversiteye anayasaya aykırı rektör atandığını ve üniversitelerin bilim yerine rant odaklı hale getirildiğini eleştirdi.

56 üniversiteye anayasaya aykırı rektör atanması eleştirildi

Eğitim-İş Sendikası, 2024-2025 akademik yılına ilişkin Yükseköğretim Yıl Sonu Değerlendirme Raporu’nu açıkladı. Ankara'daki ODTÜ'de yapılan basın toplantısının yanı sıra, Türkiye genelindeki üniversitelerde sendikanın şube ve temsilcilikleri de eş zamanlı açıklamalarda bulundu.

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Gülümbe Kampüsü'nde bir araya gelen Eğitim-İş üyeleri adına konuşan Üniversite Temsilcisi Prof. Dr. Taner Kılıç, üniversitelerin rant odaklı kurumlara dönüştürüldüğünü, liyakat yerine yandaşlığın öne çıktığını belirtti. Kılıç, gençlerin nitelikli eğitim hakkından, akademisyenlerin ise özgür bilim üretme ortamından mahrum bırakıldığını vurguladı. Ayrıca, eğitimin ticarileştirilmesi ve paralı hale getirilmesiyle milyonlarca gencin eğitimden koptuğunu ve güvencesiz çalışma koşullarına maruz kaldığını ifade etti.

Prof. Dr. Kılıç, 2015-2023 yılları arasında 2 milyondan fazla gencin ekonomik nedenlerle üniversite eğitimini yarıda bıraktığını, mezun olanların ise işsizlik ve düşük ücret sorunlarıyla karşılaştığını söyledi. Kılıç, YÖK'ün sayısız akademisyeni susturduğunu ve üniversitelerin ruhunu boğduğunu iddia etti. Avrupa Üniversiteler Birliği'nin 2024 raporuna göre Türkiye'nin akademik özerklik açısından 35 ülke arasında son sırada yer aldığını belirten Kılıç, rektör atamalarının Cumhurbaşkanının inisiyatifinde olduğunu ve Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının tanınmadığını eleştirdi. Kılıç, 56 üniversiteye anayasaya aykırı biçimde rektör atandığını, iktidarın ise Meclis'e yeni bir yasa teklifi sunarak Cumhurbaşkanına YÖK üyesi ve üniversite rektörü atama yetkisi vermeyi hedeflediğini belirtti. Prof. Dr. Kılıç ayrıca, üniversitelerde yandaşlara yönelik kadrolaşmanın arttığını, yeterli akademisyen kadrosu verilmediğini ve araştırma görevlisi sayısının azaldığını ifade etti. 2025 yılında devlet üniversitelerine ayrılan bütçenin 487 milyar TL, Diyanet İşleri Başkanlığı'na ayrılan bütçenin ise 130 milyar TL olduğunu belirten Kılıç, birçok üniversitenin teknik donanım, kütüphane, laboratuvar, derslik, yurt ve kampüs açısından yetersiz kaldığını, araştırma ve kongre katılım imkanlarının da kısıtlandığını söyledi. Kılıç, bu durumun ülkenin bilime değil, itaate yatırım yaptığını gösterdiğini savundu ve üniversitelerin özgürlük ve özerklik mücadelesine destek vereceklerini, hukuksuz işlemleri yargıya taşıyacaklarını belirtti.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.