Son dönemdeki tahkikatları olumlu karşılıyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay'ın 163. kuruluş yıl dönümü programında konuştu. Erdoğan, Sayıştay Başkanlığı Konferans Salonu'nda yaptığı konuşmada, devletin öncelikli görevinin vatandaşa hizmet olduğunu ve bunun için adalet, emniyet ve güvenliğin sağlanmasının şart olduğunu belirtti.
Erdoğan, kamu hizmetlerinde mali yönetim ve denetimin önemine vurgu yaparak, "Zayıf ve kontrolsüz bir bütçe yönetimi, hem devlet hem de millet için ciddi bir varoluş tehdidi oluşturur" dedi. Sayıştay'ın 163 yıldır bu görevi başarıyla yerine getirdiğini belirten Erdoğan, devletin gelir, gider ve mallarının TBMM adına denetlenmesinin önemini vurguladı.
Devlet hazinesinin milletin hakkı olduğunu söyleyen Erdoğan, emanete ihanetin kabul edilemez olduğunu ve kamu malına el uzatmanın büyük bir günah olduğunu ifade etti. Yavuz Sultan Selim Han'ın Mısır Seferi'ne çıkarken askerlerine izinsiz meyve koparmamaları konusunda verdiği talimatı örnek gösteren Erdoğan, kamu çalışanlarının da aynı hassasiyetle hareket etmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve hiç kimsenin hukukun üstünde olmadığını belirterek, kamu malının usulsüz kullanımının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Son dönemde yürütülen tahkikatları olumlu karşıladığını ifade eden Erdoğan, bu adımların Türkiye'yi safrasındaki taşlardan kurtaracağını söyledi. Ayrıca, kamu mali yönetim sisteminin verimli çalışmasının Sayıştay'ın denetim faaliyetleriyle doğrudan bağlantılı olduğunu belirten Erdoğan, son 23 yılda yapılan düzenlemelerle Sayıştay'ın yetki ve denetim alanını genişlettiklerini ifade etti. 2010 yılında çıkarılan 6085 sayılı Sayıştay Kanunu ile kamu kaynağı kullanan tüm kurumların Sayıştay denetimine alındığını hatırlatan Erdoğan, bu kanunun kamu harcamaları ve devlet mallarının denetlenmesinde önemli bir reform olduğunu söyledi.
Erdoğan, Sayıştay Başkanlığının yapay zeka destekli denetim programının test aşamasına gelmesini takdirle karşıladığını belirterek, Balkanlardan Türk Dünyasına, Avrupa, Afrika ve Asya'daki farklı ülkelerin yüksek denetim kurumlarına sunduğu katkıları değerli bulduğunu ifade etti.
