CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı, TBMM Genel Kurulu'nda sanayicilerin, esnafın, üreticilerin ve çiftçilerin sorunlarının hukuksuzluklar ve haksızlıklardan kaynaklandığını belirtti. Parasal olmayan sorunların parasal tedbirlerle çözülemeyeceğini vurgulayan Arpacı, Mehmet Şimşek'in yerine Keynes'in gelmesinin bile fayda sağlamayacağını ifade etti.
Arpacı, Ekrem İmamoğlu ve diğer siyasilerin tutuksuz yargılanmamasının, iş adamları, sanatçılar, gazeteciler ve öğrencilerin ifade özgürlüğünün kısıtlanmasının ve yargının bir sopa gibi kullanılmasının toplumsal sorunları çözmeyeceğini söyledi. Yeni Şafak gazetesinin manşetlerine atıfta bulunan Arpacı, ekonomi politikalarını eleştirenlerin bugüne kadar nerede olduklarını sorguladı. Bu eleştirilerin samimi olmadığını, kabine değişikliği için pozisyon kapma amacı taşıdığını iddia etti.
Arpacı, en büyük üç problemin finansmana erişim, düşük kur politikası ve maliyet enflasyonu olduğunu belirtti. İki yıl önce verdikleri araştırma önergesinde bugünkü sorunlara işaret ettiklerini hatırlatan Arpacı, faiz artışının yeterli olmadığını, yapısal reformlar gerektiğini vurguladı. Son dört ayda kapanan şirket sayısının 8 binin üzerinde olduğunu, kapanan şirketlerde yüzde 33 artış, yeni açılan şirketlerde ise yüzde 9 düşüş olduğunu, makasın yüzde 42 olduğunu söyledi. İstihdamın sanayiden hizmet sektörüne kaydığını, sanayinin ekonomi içindeki payının yüzde 20'nin altına düştüğünü belirtti. Arpacı, reeskont kredilerinin politika faizinin yarısı olması gerektiğini, faizin dönem sonu tahsil edilmesi gerektiğini, istihdam desteğinin tüm firmalara verilmesi gerektiğini ve KOBİ'lerin iş alabilmesinin sağlanması gerektiğini ifade etti. İYİ Parti İstanbul Milletvekili Burak Akburak ise üretim ekonomisinin sistematik olarak zayıfladığına dikkat çekerek, 2025'in ilk dört ayında konkordato başvurularının rekor seviyeye ulaştığını, Borsa İstanbul'da işlem gören 552 şirketin 282'sinin yılın ilk çeyreğinde zarar açıkladığını söyledi. Akburak, özellikle enerji, demir çelik ve beyaz eşya gibi stratejik sektörlerdeki zararların üretim ekonomisinin sistematik biçimde zayıflatıldığını gösterdiğini, en yüksek kârları bankaların açıkladığını ve kaynakların üretimden koparılarak faize yönlendirildiğini belirtti. Sanayicilerin yatırım yapamaz hale geldiğini, kapasite kullanım oranının gerilediğini ve kamu bütçesinin ağır faiz yükü altında olduğunu söyleyen Akburak, 2025'in ilk dört ayında faiz ödemelerinin 260 milyar lirayı aştığını, bunun vergi gelirlerinin üçte birinin faize gittiği anlamına geldiğini ifade etti. Akburak, Kredi Garanti Fonu'ndan açıklanan 30 milyar liralık desteğin yeterli olmadığını, yapısal reformlar gerektiğini, sorunların çözümünün sihirli formüllerde veya kısa vadeli kampanyalarda değil, yapısal reformlarda olduğunu vurguladı.
