CHP'nin Arnavutköy mitingi: Özgür Özel usulsüzlükleri ortaya çıkardı

CHP'nin Arnavutköy mitingi: Özgür Özel usulsüzlükleri ortaya çıkardı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Arnavutköy Belediyesi'nde yaşanan usulsüzlükleri gündeme getirdi ve soruşturma talebinde bulundu.

(İSTANBUL) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz hafta açıklamayı planladığı Arnavutköy mitinginde dikkat çekici iddialar ortaya attı. Özel, Arnavutköy Belediyesi'nin asfalt ihalesi ve bir arsanın satışında kamu zararına yol açtığını vurguladı. Ayrıca, Arnavutköy Belediye Başkan Yardımcısı Davut Paralı'nın Gaziosmanpaşa Savcılığı'nı resmi yazıyla kandırmaya çalıştığını, Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu ve Belediye Meclis Üyesi Ercan Döner'in Kanal İstanbul manzaralı bir villada usule aykırı işlemler yaptığını ifade etti. Özgür Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'ten bu dört olay hakkında soruşturma başlatılmasını istedi.

Mitingde önemli mesajlar verildi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu için özgürlük ve erken seçim talebiyle düzenlediği miting serisinin Arnavutköy Cumhuriyet Meydanı'ndaki 63'üncüsünde konuştu. Özel, partisinin Arnavutköy Belediye Başkan adayı Tekin Aras'ın 2024 seçimlerinde önemli bir oy artışı sağlayacağına inandığını belirtti.

İmamoğlu'nun katkıları vurgulandı

Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Arnavutköy'de kent lokantası ve kreş açtığını, sosyal yardımları artırarak önemli adımlar attığını ifade etti.

Eklemeler yapıldı

Özel, bu konularla ilgili olarak çeşitli ifadeler kullandı ve Arnavutköy'deki durumu daha da netleştirdi.

"Şimdi bu ihanet projesini perdelemek için ya da iyi bir şey yapıyormuş görüntüsü vermek için büyük bir yalana sarıldılar. Diyorlar ki, "Biz oraya sosyal konut yapıyoruz'. Emlak Konut'un yaptığı konutların hepsi lüks ve zenginler için. 5 milyon TL'ye satıyorlar. Bugün memlekette asgari ücret 22 bin TL. Bir asgari ücretli 22 bin TL'yi, 1 yıl değil, 10 yıl değil 20 yıl hiç harcamasa biriktirse sosyal konut dediği yerden bir tane daireyi zor alıyor. Bunun için 65 milyar dolar gerekiyor. Bu parayla 9,5 milyon haneye kentsel dönüşüm yapılabilir. Sadece İBB'den bile 240 milyar TL ek maliyet çıkıyor. Kanal İstanbul'un su havzalarına ne yaptığını gördüğü için İSKİ'nin değerli genel müdürü gitti ve o projelerin tamamını mühürledi. Ne yaptılar, Şafak Başa'yı gittiler, sabah evinden aldılar, Vatan Emniyet'e koydular. Daha sonra Kanal İstanbul'a ilişmemesi için ev hapsi verdiler. Bu milletin karşı olduğu, her türlü doğa katliamını yapacak bu Kanal İstanbul'a sonuna kadar karşıyız, asla izin vermeyeceğiz.

" Al sana iddianame

"

Arnavutköy'de yaşananlar öyle rezalet ki, ilçe yönetimimiz, başkanımız anlata anlata bitiremiyorlar. 10 ay uğraşıp da iddianame diye süklüm püklüm dökülen, kanıtı olmayan, ordan duydum, burdan duydum, ben buraya bir şey uydurdum ile iddianame yazan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'na sesleniyorum. Sayın Akın Gürlek, hani bazen biz otobüsün üstünden inmeden soruşturma açıyorsun ya, sabahın köründe miletin haysiyetine dokunduran, haysiyet katliamı yapan işler için uzun uzun basın bültenleri yapıyorsun ya, şimdi dinle bu 4 rezalet için ne yapacaksın göreceğiz. 10 ay boyunca emrinde 10 savcı, bütün emniyet, MASAK elinde, her şey elinde, böyle dökülen bir iddianame yaptın ya, al sana iddianame...

" Asfalt aynı asfalt

"

Arnavutköy'de rezaletin birinci perdesi... İstanbul'daki belediyeler 2025 yılı için asfalt ihalesine çıktılar, aynı yıl için yapılan asfalt ihalelerinde ton başına fiyatla ihaleler tamamlandı. AK Partili Bağcılar Belediyesi, asfaltın ton maliyeti 3 bin 553 TL. CHP'li Maltepe Belediyesi, 2 bin 716 TL. CHP'li Tuzla Belediyesi 2 bin 669 TL. AK Partili Arnavutköy Belediyesi 6 bin 501 TL. Vallahi şartnameye baktım, asfalt aynı asfalt. Arnavutköy'e konulan asfaltın içine altın tozu falan karıştırılmamış. Milletin 2 bin 669 TL'ye aldığı asfaltı 6 bin 501 TL'ye almış. İş bununla bitmiyor. İhaleye daha düşük fiyat veren kişiye, 1,5 ay boyunca sözleşme imzalatmıyorlar, yıldırıyorlar, çekil baskısı yapıyorlar. En düşük teklifi veren devre dışı kalıyor. Asfalt ihalesi Arnavutköy'de 587 milyona biteceğine, bir üst teklif olan 708 milyon TL'ye gidiyor. Arada 327 milyon kamu zararı var. Şimdi Akın Gürlek, duymuştum değil, düşünüyorum değil, bütün belgeler EKAP'ta kayıtlı, erişimin var. İhaleyi alan Kolon İnşaat çekilmek zorunda kalıyor. Yarın sabahtan tezi yok Kolon İnşaat'ı çağırıyor musun, bu belediyeden asfalt ihale dosyalarını istiyor musun? Bu belediyeye soruşturma açıyor musun? Tayyip Erdoğan'a korkundan kulağının üstüne yatıyor musun? Hadi bakalım, göreyim seni. Bu daha bir.

" Savcı resmi yazıyla kandırılmıştır

"

Gelelim ikiye. CHP'nin namuslu, şerefli, şeffaf, ihaleleri açık yapan belediyeciliğine kara çalıp da kendilerine ak belediyecilik diyenler, şimdi göreceğiz bakalım ak koyun mu kara koyun mu? Hadımköy Yeşilbayır. 10835 parsel. Buraya kaçak şekilde 320 metre ilave kapalı alan yapılmış. Şikayete konu olmuş, yıkın denmiş. Bu dendiğinde mahkeme karar verip yıkımını bildirdiğinde Ekim 2024'müş. Yıkım ve para cezası verilmiş. Gaziosmanpaşa Savcılığı, Haziran 2025'te yazı yazmış Arnavutköy Belediyesi'ne, "Kaçak yapıyı yıktınız mı?" diye. Cevap yazmış Belediye Başkan Yardımcısı Davut Paralı, "İmar kirliliğine neden olan unsur ortadan kaldırılmıştır" diye. Buradan Akın Gürlek'e söylüyorum. 10835 parselde yıkım yapılmamıştır, yalan yazı yazılmıştır, savcılığa yalan beyan vardır ve savcı resmi yazıyla kandırılmıştır. Yıkın dediğiniz binayı yıkmayan ve işlem yapmayan, resmi yazıyla sizi kandıran Belediye Başkan Yardımcısı Davut Paralı'yı evinden alıyor musun? Tayyip'ten korkuna kulağının üstüne yatıyor musun? Göreceğiz bakalım.

" Villayı imara aykırı şekilde yükseltmişler

"

Daha bitmedi. Rezaletin üçüncü perdesi. Başkan Mustafa Candaroğlu, Meclis üyesi Ercan Döner, Kanal İstanbul manzaralı bir arsa almışlar, demişler ki, "Bir arsa da biz kapalım." Bunlar bir arsa kapmışlar, Kanal İstanbul'a kendilerine göre bir manzara yapmışlar. Gitmişler oraya belediyeden villa ruhsatını da almışlar, inşaata da başlamışlar. Bodrum katını çıkarken şeytan dürtmüş bunları. Ercan demiş ki, "Başkan be, yükseltelim bunu biraz, manzaramız güzel olsun." Bunlar gitmişler villayı imara aykırı şekilde yükseltmişler, şimdi halen orada duruyor. Belediyeye gitmişler, demişler ki memur Serdar ile memur Fatih'e, "Buna imza atın'. Memurlar demiş ki, "Bu imza adamı yakar, bu doğru değil'. Aynı rüşvet almayan Teoman gibi yanlış işi yapmayan Serdar ile Fatih bu işe aylarca direnmişler. Bu iki arkadaşı, Belediye Başkanı başka göreve sürmüş, yerine başkalarını getirmiş, imzaları almış, vilalalar orada duruyor. Buradan Akın Gürlek'e sesleniyorum, villa belli, fotoğrafı belli, yeri belli. Villa orada duruyor. Yarın sabah 06.30'da Mustafa Candaroğlu'nu ve Ercan Döner'i evinden alıyor musun, kulağının üstüne yatıyor musun? Hadi bakalım. Bunlar meydanı boş sanıyor, boş sanıyor. Bunlar bize dünya iftira attı, ben onlara rahat vereceğim sanıyor.

Bu villacı başkan, İmrahor Mahallesi'ne seçimden önce gitti, sırtlarını sıvazladı, oylarını aldı, merak etmeyin, sizin tapulu araziniz, oyu bana verin, işinizi ben çözeceğim dedi, daha dün İmrahorlulara bir yazı yolladı, bir tebligat yolladı, onları sokakta bıraktı, 3-4 aylık yapılmış evlerini de yıkmaya kalktı. Kendisinin villasına zorla imza, İmrahor'a söz verdiği halde yıkım yolluyor bu başkan.

" Hodri meydan

"

Şimdi rezaletin 4'üncü perdesi. Hadımköy Sanayi Sitesi, Hadımköy Belde Belediyesi döneminde Kelebek Matbaa diye yap işlet devret ile 8 bin metrekare arsaya bir yapı inşa etmişler. Bunlar belde belediyelerini kapatınca, Hadımköy Belediyesi, Arnavutköy Belediyesi'ne devrolmuş. Bu arsa da bunlara kalmış. Arnavutköy Belediyesi, 2016'da bu yeri satmış. 251 milyon TL'ye AK Parti İl Yöneticisi Burak Aydın'a satmış. Arazinin değeri 215 milyon, üzerindeki yapının değeri 220 milyon, toplam değer 435 milyon. AK Partili İl Yöneticisinin ödediği 250 milyon. Kamu zararı 185 milyon. Yeri belli, yurdu belli, kamu zararı burada. Soruyorum Akın'a, yarın sabah 06.00'da AK Parti İl Yöneticisi Burak Aydın'ı, Belediye Başkanı Candaroğlu'nu ve ekibini gidip evden alıyor musun, korkundan kulağının üstüne yatıyor musun?

Bak Akın Efendi, onu buraya yollayan Tayyip Beyefendi. İddianame öyle alalım çocukları, alalım şoförleri, at imzayı çoluğuna çocuğuna kavuş, yoksa 20 yıl yatarsın, duydum ile iddianame olmaz. Somut, açık, net. Haftaya çarşamba otobüsün üstünden bakacağız bakalım. Bu Akın Gürlek gerekli soruşturmayı başlattı mı, kulağının üstüne yattı mı? Hodri meydan.

47 yıl çalıştık, olmadı, kusru sizde değil kendimizde aradık. En sonunda genç kadrolarla, çokça kadını aramıza alarak, memleketin sorunlarını konuşarak, sizin gibi adayları karşınıza çıkararak, 31 Mart seçimlerinde 47 yıl sonra birinci parti olduk. CHP, kurulduğu gün gibi, bugün de Türkiye'nin birinci partisi. Bizimle baş edemeyen, yarışamayanlar kendi AK Gençlik dedikleri, gençlik kollarına güvenmiyorlar. Arnavutköy Gençlik Kolları'na güvenmiyor, Kadın Kolları'na güvenmiyor, hiçbir partide olmayan yeni bir kol kurmuş, bir tek ona güveniyor. Yargı Kolları'na, Yargı Kolları Başkanı Akın Gürlek'e güveniyor."

(SÜRECEK)

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.