HABER: Emine DALFİDAN - KAMERA: Berkin GÜLSOY
(TBMM) - CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM'nin yeni yasama yılı açılışında CHP sıralarının boş kalmasını değerlendirerek, katılmamalarının doğru karar olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'nin yeni yasama yılı açılışında konuşma yaparken, CHP üyeleri törene katılmadı.
Başarır, ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, katılmamalarının sebeplerini dile getirdi. Başarır, şöyle konuştu:
"Meclis, milli iradenin tecelli ettiği yerdir. Ancak bir milletvekili cezaevindeyse ve bir cumhurbaşkanı adayı olan Selahattin Demirtaş cezaevine konmuşsa, Türkiye'nin üçte biri kayyumlar tarafından yönetiliyorsa, Meclis'te bunun sorumlusunu dinlemek, onu ödüllendirmek anlamına gelir. Kendisi dinlenilmeyi hak etmiyor. Türkiye'yi demir vesayet ağlarıyla boğan ve yargıyı siyasete alet eden bir Cumhurbaşkanı var. Boş koltuklar Erdoğan'ın hatalı olduğunu gösteriyor. Bu durumda kendisi bir parça utanıp sıkılmalı. Çünkü siyasetin ve demokrasinin önünü tıkayan odur. İstanbul'da 6 bin polisle bir partiye darbe yapılıyorsa, sorumluluk Erdoğan'a aittir. Bu yüzden doğru bir adım attık. Tarih, doğru olanın arkasında duranları her zaman yargılayacaktır."
"İYİ Parti de komisyona katılmadı, bizi anlamak zorundalar"
Başarır, CHP'nin törene katılmamasına yönelik eleştiriler hatırlatıldığında ise, "Eleştiri elbette olabilir. Ama biz bu kararı kişisel egolarımız için almadık. Türkiye'deki hukukunaskıya alınması, yargının demokrasiyi tehdit ettiği koşullarda böyle bir meydanda o bir kişiyi dinlemek bizim için mümkün değil. Biz bunu millet için yaptık. İYİ Parti Genel Başkanı da katılmamızı eleştirdi. Ancak onlar da parti olarak aynı tasarrufu gösterdi. Bu nedenle onların kararlarına saygı duymak zorundayız," dedi.
Başarır, "İstanbul İl Başkanlığı'na, belediyelere ve milletvekillerinin cezaevinde olmasına dikkat çekmek, sadece CHP'nin sorunu değil, Türk demokrasisinin sorunudur. Biz seçimlerin iktidar tarafından bir thaoenmesi gibi gerçekleştirilmesine izin vermiyoruz. Bunu yapan ülkelerin durumu ortada. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir ülke değil. Onun için tepkimizi vermemiz gerekiyor," ifadelerini kullandı.
"Meclis Başkanı'nın koltuğuna oturan Erdoğan'ın seçilmiş iradeye saygısı yok"
Başarır, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açılış sonrası Bahçeli ve bazı isimlerle bir araya gelmesini de değerlendirdi:
"Meclis Başkanı'nın arkasında oturması, çok ilginç. Aslında orada misafir olmalı. Ama "tek adam" olarak tüm yetkileri kendisinde topladığı için Meclis Başkanı'nın oturması gereken yere geçiyor. Bu milli iradeye en büyük hakarettir. Meclis Başkanı tarafsızdır ve tüm partilerin temsilcisidir. Ama görüyoruz ki, koltuğunu Cumhurbaşkanı'na veriyor. Ülke bu hale geldi."
Toplantıya dair de konuşan Başarır, "Meydanlarda ne söylediysek, burada da o sözlerimizin arkasında durmak zorundayız. 31 Mart'ta birinci parti olduk ve bu sorumlulukla bir normalleşme zemini yaratmaya çalıştık. Ama Türkiye'de demokrasiyi anormal hale getiren bir Cumhurbaşkanı var. Bu nedenle yeni bir yol çizmemiz lâzım. Bugünkü tabloyu halk değerlendirecektir."
"Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti demekten imtina etti"
Başarır, Cumhurbaşkanı'nın konuşmasında "Türkiye" kelimesini sıkça kullanmasına rağmen "Türkiye Cumhuriyeti" ifadesini kullanmamasını eleştirdi:
"Cumhurbaşkanı, diplomatik bir ortamda "Türkiye Cumhuriyeti" demek zorunda. Bugün Anayasa'nın birçok maddesine göre biz "Türkiye Cumhuriyeti" demeliyiz. Ama bunu kullanmadı ve imtina etti. Bu sorulması gereken bir durum."
Başarır, davranışlarının bir protestodan öte olduğunu belirterek, "Bu bir protesto değil. Burada, tarafsızlığını kaybeden bir liderin yarattığı duruma karşı milli iradeye verdiğimiz bir tepki var. O saygıyı hak etmiyor," ifadelerini kullandı.
"Elbette Cumhurbaşkanlığı makamına saygı duyuyoruz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün o salonda var. Ancak tüm haklarımız tek adam tarafından alınıyor ve bu saygıyı hak etmesi gereken tarafsızlığını koruması gerekiyor," dedi.
Başarır, TBMM Anıtı'nda düzenlenen törene katıldıklarını belirterek, "Meclis açılışını biz orada gerçekleştirdik. Genel Kurul'da bulunmadık çünkü Cumhurbaşkanı konuşuyordu. Resepsiyona gitmeyeceğiz ve tepki vermek demokrasi adına tepkimizi göstereceğiz," açıklamasında bulundu.