Haber: Erhan ÖZMEN
(OSMANİYE) - CHP Kadın Kolları, Dünya Yoksullukla Mücadele Günü vesilesiyle 81 ilde eş zamanlı bir etkinlik gerçekleştirdi. "Boş tencereni al, sen de gel!" çağrısıyla bir araya gelen Cumhuriyetçi kadınlar, yoksulluğa karşı seslerini yükseltti.
Etkinlik, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) il binası önünde başladı ve Devlet Bahçeli Meydanı'nda son buldu. Yürüyüşe çok sayıda partili ve vatandaş katıldı. Devlet Bahçeli Meydanı'nda basın açıklaması yapan CHP kadın kolları üyesi Gülay Altıgöz şunları dile getirdi:
"Bugün, 17 Ekim Dünya Yoksullukla Mücadele Günü. Bu gün sadece bir takvim yaprağı değil; milyonlarca insanın açlık, işsizlik ve çaresizlik karşısında yükselen bir itirazı. Bugün, bu ülkenin yoksulluğuna dikkat çekme günü! Yoksulluk artık cebimizde değil, aynı zamanda umutlarımızda da mevcut.
Çocuklar aç yatıyor, kadınlar pazardan eli boş dönüyor, emekliler yıllarca çalıştıktan sonra kuru ekmeğe muhtaç hale geliyor. Gençler ise geleceğe değil, yurt ve burs kuyruklarına bakıyor. Bu durum bir kader değil, 23 yıldır iktidarda olan AKP'nin iflas eden düzeninin sonucu! İktidar, yoksulluğu sona erdirmek yerine yönetmeyi tercih etti. Sosyal yardımları hak olarak değil, bir lütuf gibi sundu.
Halkı muhtaç bırakacak yardım düzeni ile susturmaya çalıştı. Bu sistemin en ağır yükü ise yine kadınlara yüklendi! Çünkü bu ülkede yoksulluğun bile bir cinsiyeti var! Kadınlar, evde ve işte görünmeyen emekleriyle sömürüldü, kreşin yokluğunda işlerini kaybettiler, güvencesizlikle karşı karşıya kalıyorlar. TÜRİK'in verilerine göre 2025 yılında kadınların iş gücüne katılım oranı sadece %36,8 olarak öngörülüyor. Ancak iş yerlerinde, pazarda, tarlada ve evde çok daha fazla kadın emeği var; ama görülmüyor.
Türkiye'deki gerçek tablo çok açık: En yoksul %20, toplam gelirden yalnızca %6 pay alabiliyor. En zengin %20 ise bu gelirin yarısını, %49'unu alıyor. Açlık sınırı 27 bin liranın, yoksulluk sınırı ise 90 binin üzerine çıkmış durumda. Buna rağmen net asgari ücret 22.104 TL'de kaldı. En düşük emekli maaşı ise yalnızca 16.881 TL. Yani milyonlarca emekçi ve emekli, açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm ediliyor. Bu artık bir ekonomik kriz değil; iktidarın bilinçli, planlı ve ısrarlı bir tercihiyle sonuçlanmıştır!
AKP, 2025 yılını "Aile Yılı" olarak ilan etti. Ancak kadınlar geçim sıkıntısıyla boğuşmakta, şiddetle baş başa bırakılmaktadır. Boş tencereler bile konuşuyor ama iktidar bunu duymuyor! 4+4+4 sistemiyle milyonlarca kız çocuğu eğitimden koparılıyor. Eğitim hakkı elinden alınan her kız çocuğu, geleceğin yoksul kadını haline getiriliyor! Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak buradayız! Kadınların sesi olmaya, emeklerini görünür kılmaya ve bu adaletsiz düzeni değiştirmeye geliyoruz! Çünkü biliyoruz:
Kadın ayakta kalırsa, Türkiye de ayakta kalır! Kadın kazandığında, gelecek kazanır! Yoksullukla değil, bu yoksulluğu dayatan zihniyetle de mücadele ediyoruz. Boş vaatlerle değil; adalet, refah ve eşitlikle geliyoruz. Yoksulluğu yöneten değil, bitiren bir Türkiye için buradayız! Cumhuriyetin ikinci yüzyılı, kadınların yüzyılı olacak! Dayanışma, mücadele ve kararlılıkla başaracağız!"
