Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Op. Dr. Tuna Kenar, baş dönmesinin genellikle hafife alınan bir rahatsızlık olmasına rağmen, beyne pıhtı atması, beyin ve kulak tümörleri gibi ciddi hastalıkların ilk belirtisi olabileceği konusunda uyardı.
Op. Dr. Kenar, acil servise başvuruların önemli bir kısmının baş dönmesi şikayetiyle olduğunu ve bu vakaların yüzde 80-85'inin iç kulak kaynaklı olduğunu belirterek, bu durumda Kulak Burun Boğaz uzmanına başvurulması gerektiğini vurguladı. Baş dönmesinin yaklaşık yüzde 15-20'sinin beyin kaynaklı olduğunu, çok düşük bir oranda ise boyun düzleşmesi ve diğer hastalıklarla ilişkili olabileceğini ifade etti. Halk arasında baş dönmesi olarak bilinen vertigo, kişiler tarafından bir hastalık olarak görülse de uzmanlar tarafından hastalık öncesi bir bulgu olarak kabul ediliyor ve birçok önemli hastalığın habercisi olabiliyor.
Op. Dr. Kenar, "Sabah kalktığında ani baş ve boyun hareketleriyle tetiklenen, 15-20 saniye süren, gün içinde tekrarlayan ve bulantıyla birlikte görülen baş dönmesi şikayetleri sıklıkla kristal kayması olarak bilinen pozisyonel vertigodan kaynaklanır" dedi. KBB Uzmanı, bu durumda hızlı bir nörolojik muayenenin ardından beyin veya iç kulak kaynaklı olup olmadığının tespit edildiğini, eşlik eden işitme kaybı, çınlama, güç kaybı, baş ağrısı gibi şikayetlerin de sorgulandığını belirtti. İç kulak kaynaklı baş dönmelerinde işitme testi ve tanı manevralarıyla sorunun kaynağı belirleniyor ve düzeltme manevrası ile ilaç tedavisi uygulanıyor. Eğer bu yöntemlerle tanı konulamazsa, kulak veya beyinde tümör veya damarsal problemler için radyolojik görüntüleme yapılıyor. Tedavi ise altta yatan nedene göre planlanıyor. Op. Dr. Kenar ayrıca, baş dönmesinin her yaşta ve cinsiyette görülebilen, hayat kalitesini olumsuz etkileyen bir rahatsızlık olduğunu ve ihmal edilmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
