Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Katar Ekonomi Zirvesi’ndeki konuşmasında, Türkiye’den çıkan yabancı sıcak paranın geri gelmeye başladığını belirtti.
Şimşek, yabancı sermayenin neden Türkiye’den çıktığına değinmezken, Merkez Bankası’nın Mart 2025 Ödemeler Dengesi verileri, 19 Mart İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Ekrem İmamoğlu operasyonlarının etkilerinin ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor. Merkez Bankası verilerine göre, operasyonlar sonrasında yabancı sıcak paradan daha fazla yerli sermaye ve sıcak para çıkışı gerçekleşti. TÜSİAD Başkanlarına yönelik soruşturmalar, şirketlerin mal varlıklarına ve hesaplarına el konulması, kayyum atamaları gibi uygulamaların yerli sermayeyi ürküttüğü ve döviz varlıklarında büyük çıkışlara neden olduğu belirtiliyor.
Rahip Brunson krizinde bir ayda 10 milyar 170 milyon dolarlık yerli sermaye çıkışı yaşanırken, 19 Mart operasyonları sonrası bu rakamın 14 milyar 720 milyon dolara ulaştığı ortaya çıktı. Ocak-Mart döneminde yabancı sıcak para çıkışı 4 milyar 910 milyon dolar olurken, yerli sıcak para, yatırım sermayesi ve döviz mevduatı çıkışları bunun üç katını aştı. Mart ayında yurt içi yerleşik yatırım sermayesinin yurt dışına çıkardığı kaynak 8 milyar 760 milyon dolar, doğrudan yatırım sermayesi olarak çıkan miktar ise 688 milyon dolar oldu. Net Hata ve Noksan kalemindeki 3 milyar 940 milyon dolar ve yurt içi bankaların verdiği döviz kredileriyle çıkan 1 milyar 330 milyon dolar da eklenince, toplam çıkış 14 milyar 720 milyon dolara yükseldi.
Bakan Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın yabancı yatırımcıları geri kazanmak için Hong Kong, Washington, New York, Londra, Dubai ve Katar'da yaptıkları temasların yetersiz kaldığı görülüyor. Şimşek’in ‘yabancılar geri dönmeye başladı’ açıklamalarına rağmen, yerli sermaye siyasi gerilimler ve yargı operasyonlarından tedirgin. Çinli BYD’nin Manisa’daki otomobil yatırımı için sağlanan teşviklere rağmen Avrupa Merkezini Macaristan’da kurma kararı, yabancı sermayenin Türkiye’ye mesafeli olduğunu gösteriyor. Organize Sanayi Bölgelerindeki (OSB) fabrika satışları ve kiralamaları artarken, teşvik belgeli yatırımlar azalıyor. Tekstil, konfeksiyon, beyaz eşya gibi sektörlerdeki tesisler Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa ülkelerine taşınıyor. Bu gelişmeler, yerli sermayenin yurt dışına çıkışının yanı sıra reel sektörün de Türkiye’den çıkışa geçtiğini gösteriyor. Siyasi amaçlı operasyonların yerli sermaye ve yatırımlarda yarattığı hasarın arttığı ve bu tahribatın önümüzdeki dönemde de büyüme ihtimalinin yüksek olduğu belirtiliyor.