DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 23 Nisan İstanbul depreminin ardından Kanal İstanbul projesini eleştirdi. Babacan, deprem sırasında yaşanan trafik yoğunluğuna dikkat çekerek, Kanal İstanbul'un tamamlanmasıyla İstanbul'un Avrupa yakasının bir ada haline geleceğini ve sınırlı sayıda köprüyle ana karaya bağlanacağını belirtti. Bu durumun, olası bir savaş veya deprem durumunda tahliye ve yardım ulaşımını ciddi şekilde zorlaştıracağını vurguladı. Babacan, Kanal İstanbul projesinin olası riskleri konusunda Silahlı Kuvvetlerden bağımsız bir rapor istenip istenmediğini sorguladı ve bu konunun kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini ifade etti.
Babacan, konuşmasında 1 Mayıs kutlamalarında Taksim Meydanı'ndaki ısrarın nedenini sorgulayarak, iktidarın sürekli karşıtlık ve kutuplaşma siyaseti izlediğini savundu. Bu durumun, çözüm ve umut yerine korku siyaseti yarattığını ve insanların umutsuzluğa itildiğini belirtti. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'telef' ifadesini kullanmasını eleştirerek, bunun siyasi nezakete aykırı ve Cumhurbaşkanlığı makamına yakışmayan bir üslup olduğunu ifade etti.
Babacan, iktidarın baskı politikalarından vazgeçmesi ve Türkiye'yi demokratik dönüşüme hazırlaması gerektiğini vurguladı. 2023 ihracat hedeflerinin tutturulduğu iddiasını eleştiren Babacan, gerçek rakamların hedeflerden çok uzak olduğunu ve halkın yanıltıldığını belirtti. TRT'nin taraflı yayıncılık yapmasını eleştiren Babacan, bunun kul hakkı olduğunu ve DEVA Partisi'nin hakkını helal etmediğini açıkladı. Sanal kumar ve bahis sorununa değinen Babacan, bunun aileleri olumsuz etkilediğini ve büyük mağduriyetlere yol açtığını söyledi. Bir sanal kumar davasında 270 milyar TL'lik bir cirodan bahsedildiğini ve birçok üniversite öğrencisinin mağdur olduğunu belirtti. 2023 seçimlerinde Altılı Masa'nın başarısızlığını değerlendiren Babacan, önümüzdeki seçimlerde ayrı bir kulvarda yürüyeceklerini ve muhalefetin toplam desteğini artırmayı hedeflediklerini açıkladı.