Almanya Büyükelçiliği’nde güvenlik paneli: Avrupa, yeni tehditlerle karşı karşıya

Almanya Büyükelçiliği’nde güvenlik paneli: Avrupa, yeni tehditlerle karşı karşıya

Almanya Büyükelçiliği’nde düzenlenen panelde, Avrupa’nın Rusya, ABD ve hibrit savaşlar gibi yeni güvenlik tehditleriyle karşı karşıya olduğu vurgulandı ve Türkiye’nin bölgedeki rolü tartışıldı.

Almanya’nın Ankara Büyükelçiliği ve Goethe Enstitüsü iş birliğiyle “Avrupa Güvenliğini Şekillendirmek – Geleceğe Yön Vermek” başlıklı bir panel düzenlendi. Panelde, Rusya’nın yeni emperyal hedefleri, ABD’nin kıtadan kademeli çekilişi ve hibrit savaş yöntemlerinin yükselişi, Avrupa’nın karşı karşıya kaldığı temel güvenlik tehditleri olarak ele alındı.

Bundeswehr Üniversitesi’nden Uluslararası Politika Profesörü Dr. Carlo Masala, açılış konuşmasında Avrupa’nın hem dış hem de iç yapısal kırılmalarla mücadele ettiğini belirtti. Masala, Rusya’nın güvenlik mimarisini değiştirme çabası ve ABD’nin Avrupa’yı stratejik öncelik olarak görmeyi bırakmasının, kıtanın kendi savunma kapasitesini geliştirmesini zorunlu kıldığını ifade etti. Türkiye, Norveç ve Birleşik Krallık gibi AB dışı aktörlerle daha geniş iş birliği çağrısında bulunan Masala, “Avrupa’nın güvenliği artık sadece AB içinde konuşulamaz” dedi.

SETA Vakfı’ndan Dr. Murat Yeşiltaş, Ukrayna savaşı sonrası Avrupa güvenliğindeki dönüşümü analiz ederek, Soğuk Savaş sonrası dönemdeki “liberal uluslararası düzenin zaferi” anlayışının çöktüğünü ve çok kutupluluğun güç kazandığını belirtti. Türkiye’nin bu yeni düzende “seçici iş birlikleri” stratejisi izleyeceğini savunan Yeşiltaş, “Avrupa savunma mimarisi içinde karar alma süreçlerine dahil edilmediği sürece Türkiye’nin entegre bir parça olması beklenmemeli” dedi. Yeşiltaş ayrıca, Türkiye’nin İspanya, İngiltere ve İtalya gibi ülkelerle ikili ilişkilerini güçlendireceğini ifade etti. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ise Rusya’nın yeni tehdit algısı bağlamında Avrupa’daki stratejik yönelimleri tarihsel bir perspektifle değerlendirdi. Türkiye’nin Avrupa güvenliğinde “oyun kurucu” değil “oyun değiştirici” bir aktör olduğunu vurgulayan Bağcı, Almanya-Türkiye ilişkilerinin savunma sanayi alanında yeniden yapılandırılabileceğini belirtti.

Panelin soru-cevap bölümünde, Türkiye’nin Avrupa güvenlik mimarisindeki rolü, Rusya ile ilişkileri ve AB üyelik süreci tartışıldı. Yeşiltaş, Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerinin Batı’dan farklı dinamiklere sahip olduğunu ve Karadeniz güvenliği açısından denge politikası izlenmesi gerektiğini söyledi. Masala, Türkiye-AB ilişkilerini “ölmekte olan bir akrabanın odada sessizce beklenmesi”ne benzeterek mevcut çerçevenin işlevsiz olduğunu eleştirdi ve çıkar odaklı yeni bir iş birliği modeli önerdi. Türkiye’nin güvenlik çıkarlarının coğrafi ve stratejik gerçekler temelinde değerlendirilmesi gerektiğini de ekledi. Bağcı ise, “Türkiye artık ABD, AB ve Rusya gibi üç küresel güç merkezi arasında denge kurmaya çalışan bir arabulucu rolü üstleniyor” diyerek Türkiye’nin klasik denge politikası geleneğini hatırlattı. Türkiye’nin bölgesel krizlerde diplomatik arabuluculuk rolünü üstlenmeye başladığını ve Avrupa’nın Türkiye’yi göz ardı edemeyeceğini vurguladı. Panelin açılışında konuşan Almanya Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Henning Simon, Avrupa’nın ortak güvenlik çıkarları etrafında daha fazla diyaloğa ihtiyaç duyduğunu belirterek katılımcılara teşekkür etti. Moderatörlüğünü gazeteci Barçın Yinanç’ın yaptığı panel, diplomatlar, akademisyenler ve gazetecilerin yoğun katılımıyla gerçekleşti.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.