(ANKARA) - Deniz yoluyla Gazze'ye yardım götürmeye çalışan Küresel Sumud Filosu aktivistleri, ülkeye döndüklerinde gözaltında fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıklarını ifade etti. İsrail ise kötü muamele iddialarını yalanlayarak, bunları asılsız olarak nitelendirdi.
Küresel Sumud Filosu, Gazze'ye yardım ulaştırmak amacıyla deniz ablukasını aşmaya çalışırken, uluslararası sularda İsrail tarafından durdurulmuştu.
Bu olayda, İsveçli aktivist Greta Thunberg ve Nelson Mandela'nın torunu Mandla Mandela'nın da aralarında bulunduğu yaklaşık 450 aktivist gözaltına alındı. Gözaltına alınanların çoğunun hâlâ hapiste tutulduğu bildirildi. Ülkelerine dönen aktivistler, gözaltı sürecinde yaşadıklarını paylaştı.
Doktor Haşmet Yazıcı, 1 Ekim Çarşamba günü botların teknelere su sıkarak saldırdığını belirterek, Aşdod Limanı'na götürüldüklerini söyledi. Yazıcı, limanda saatlerce beton zemin üzerinde oturtulduklarını ve sözlü tacizlere maruz kaldıklarını aktardı. Oturma şekillerini değiştirmek isteyenlerin tekmelenerek başlarının yere bastırıldığını ifade eden Yazıcı, İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in alana gelerek onlara "Siz teröristsiniz" diye bağırdığını dile getirdi.
"Sürekli stres ve aşağılama vardı"
Aktivist Paolo De Montis, "Sürekli stres ve aşağılama vardı. Yüzlerine bakmamıza izin verilmiyordu, başınızı hep eğik tutmak zorundaydık. Başımı kaldırdığımda bir adam gelip beni sarstı ve enseme tokat attı. Bizi dört saat boyunca dizlerimizin üzerinde durmaya zorladılar" şeklinde ifadelerde bulundu.
Sanatçı Bekir Develi, kelepçelerin aşırı sıkılmasından ötürü ellerinin morardığını ve dört gün boyunca su verilmediğini aktardı.
Tunuslu denizci Abdallah Messaoudi, Aşdod Limanı'nda 24 saat süresince elleri kelepçeli bir şekilde bekletildiklerini ve psikolojik şiddet gördüklerini söyledi. Messaoudi, "Ellerimizi ve gözlerimizi bağlayarak hayvanların bile duramayacağı bir aracın içerisindeki kafese koyup cezaevine götürdüler. Bu esnada köpeklerini kafeslerin üzerine saldılar. 3,5 saat süren yolculuk esnasında uyumayalım diye ellerindeki coplarla sürekli kafeslere vurdular" şeklinde konuştu.
Faslı yazar Ayoub Habraoui, İsrail askerlerinin silahlarının lazer nişangahlarını kendilerine doğrulttuğunu ve diz çökerek sırtlarına silah dipçiğiyle vurulduğunu belirtti.
İtalyan gazeteci Lorenzo D'Agostino, gece boyunca defalarca uyandırıldıklarını ve köpeklerle korkutulduklarını aktardı.
"Greta’ya diğerlerine ibret olsun diye daha kötü davrandılar"
Küresel Sumud Filosu aktivisti Ersin Çelik, İstanbul'a dönüşünde yaşadıklarını aktardı. Çelik, "Greta'ya zulüm yaşattılar. Gözlerimizin önünde saçlarından sürüklediler ve İsrail bayrağını öpmeye zorladılar. Diğerlerine ibret olsun diye ona akla gelebilecek her şeyi yaptılar. Greta daha küçük bir çocuk ama yine de böyle davrandılar" diye konuştu.
İsrail iddiaları yalanladı
İsrail Dışişleri Bakanlığı, tüm aktivistlere gönüllü olarak sınır dışı edilme seçeneği sunulduğunu, gözaltında kalanların ise yasal süreci tercih ettiğini açıkladı.
Bakanlık, kötü muamele iddialarını reddederek, tüm tutukluların yasal haklarının korunduğunu vurguladı. Greta Thunberg'in "hiç şikâyette bulunmadığını çünkü böyle bir olayın yaşanmadığını" ön plana çıkarıldı.
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise hapishane personelinin davranışlarının "gurur duyduğunu" ifadesinde bulundu. Ben-Gvir, "Filo aktivistlerine terör destekçisi gibi davranmamızdan gurur duydum. Teröre destek veren herkes teröristtir ve teröristlerin koşullarını hak eder. Eğer kırmızı halı ile karşılanacaklarını düşündülerse, yanıldılar" şeklinde konuştu.
Devletlerden yazılı ve sözlü tepkiler geldi
Tutuklamalar, Türkiye, Kolombiya ve Pakistan gibi ülkelerin tepkisini çekti. 27 vatandaşını gözaltında bulunduran Yunanistan, Ben-Gvir'in tutumuna karşı sert bir şekilde İsrail'e "sert bir yazılı tepki" tepkisini ortaya koydu.
İsveç Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarının haklarının korunması konusunda yoğun çaba sarf ettiklerini duyurdu.
Filonun durdurulması, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Gazze'de Barış Planı" ile yeni bir ateşkes inisiyatifi oluşturduğu bir döneme denk geldi. İsrail'in Trump'ın teklifini kabul ettiği, Hamas'ın ise bazı yönlerini benimsediği bildiriliyor. Müzakerecilerin bugün Kahire'de bir araya gelmesi bekleniyor.