Acil servislerde yer kalmadı! Hastaların yüzde 80’ine bu teşhis konuyor: Son yılların en şiddetli virüsü

Acil servislerde yer kalmadı! Hastaların yüzde 80’ine bu teşhis konuyor: Son yılların en şiddetli virüsü

Havaların soğumasıyla birlikte kapalı alanlarda geçirilen vakit arttı. Bu durumda solunum yoluyla bulaşan hastalıklarda ciddi artış yaşandı. Acil servislere başvuran hastaların yüzde 80’i aynı teşhis sebebiyle tedavi altında. Uzman isim konuyla ilgili uyarılarda bulundu.

Kış aylarının gelmesiyle birlikte üst solunum yolu enfeksiyonlarında ciddi bir şekilde artış yaşanıyor. Uzmanlar ‘türünün en şiddetlisi’ diye tanımladığı İnfluenza A virüsü hakkında önemli uyarılarda bulundu.

HASTALARIN YÜZDE 78,3’Ü AYNI VAKAYA SAHİP

İnfluenza A’nın en baskın viral etken olduğunu ortaya koyan uzmanlar hastaların aynı vakaya sahip olduğunu belirtiyor.

Hastaneye üst solunum yolu enfeksiyonu şikâyetiyle başvuran vakaların yüzde 78,3’ünde İnfluenza A virüsü tespit edildi. İnfluenza A virüsüne ek olarak, sirkülasyonda bulunan respiratuvar sinsityal virüs (RSV) A ve B türlerine toplamda yüzde 11,7 oranında rastlanırken, geriye kalan örneklerin yüzde 5’inde influenza B virüsü, yüzde 1,7’sinde COVID-19’a yol açan SARS-CoV-2, yüzde 3,3’ünde ise birden fazla viral etkenin neden olduğu ko-enfeksiyonlar saptandı.

Doç. Dr. Buket Baddal, verilere değerlendirerek “Laboratuvarımıza ulaşan toplam 138 klinik örnekten 60’ı pozitif saptandı ve pozitiflik oranı yüzde 43,5 olarak belirlendi. Pozitif örnekler arasında ise yüzde 78,3’lük bir oranla, yani 47 örnekle, en baskın etkenin İnfluenza A virüsü olduğunu tespit ettik” ifadelerini kullandı.

BELİRTİLER VE PCR TESTLERİN ÖNEMİ

Solunum yolu enfeksiyonlarında etkenin belirlenmesi için ateş, öksürük, burun akıntısı, halsizlik, baş, boğaz ve eklem ağrıları gibi klinik belirtileri olan kişilerden ağız ve burundan alınacak sürüntü örneklerinin moleküler PCR testleri ile analiz edilmesinin önemli olduğunun altını çizen Doç. Dr. Buket Baddal, “Önemli olan bilimsel verilerin analizi ile salgın izlemi ve sürekli sürveyans sistemi ile salgına yol açan etkenlerin belirlenmesidir” dedi.

‘MASKE TAKIN’ UYARILARI

Solunum yolu enfeksiyonlarının öncelikle damlacık yoluyla, hava yoluyla veya dolaylı temasla bulaştığını ifade eden Doç. Dr. Buket Baddal, “Kalabalık ve kapalı ortamlarda maske takarak bulaşı önleyebiliriz. Özellikle grip semptomları varsa toplum içerisinde maske kullanmalıyız. Fakat maske kullanımı dışında el hijyeni de çok önem taşıyor. Ellerimizi sık sık sabunlu su ile yıkamalıyız” şeklinde açıklamalarda bulundu.

65 YAŞ ÜSTÜ BİREYLER VE 6 AY 2 YAŞ ARASINDAKİ ÇOCUKLAR RİSK ALTINDA

Doç. Dr. Buket Baddal, özellikle risk gruplarının aşılanmasının önemine dikkat çekerek 65 yaş üstü bireyler, kronik hastalığı olanlar, 6 ay ile 2 yaş arasındaki çocuklar, diyabet, astım, KOAH ve kalp yetmezliği gibi hastalıkları bulunanlar, sağlık çalışanları, kreş ve huzurevi personelleri ile hamilelerin grip aşısıyla korunabileceğini belirtti. Aşılama sürecinin, bu gruplarda ağır grip vakalarını, olası komplikasyonları ve gribe bağlı ölümleri önlemede kritik bir rol oynadığını ifade eden Doç. Dr. Baddal, aşılamanın genellikle Eylül ve Ekim aylarında yapıldığını, ancak aşılanmayan kişilerin Mart ayının sonuna kadar bu imkândan faydalanabileceğini söyledi.

Sık görülen belirtiler; ateş (38 - 41°C), baş ağrısı, yorgunluk hissi, kuru öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı ve kas ağrıları gibi yakınmalardır. Ateş, genellikle 3-5 gün sürer. Yorgunluk ve halsizlik daha uzun sürebilmesine rağmen sağlıklı kimselerde grip semptomları yaklaşık bir hafta sürer.

İnfluenza a; genellikle daha şiddetli seyreden influenza çeşididir, yaygın şekilde bulaşı oluşturabilir ve tedavi gerektirir.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.